2013/09/30

At Gözlüğü Takmak

''At gözlüğü takmak'' ya da ''at gözlüğü ile bakmak'' deyimleri neyi anlatır bize?

Sabit fikirli, dar görüşlü, objektif bakış açısından yoksun insanları anlatır.
Başkalarının fikirlerine itibar etmeyen, saygı göstermeyen, olaylara tek yanlı, tek açıdan bakan, etki eden diğer faktörleri göremeyen, görmek istemeyenleri anlatır. Görse bile reddeden, kendi bildiğini okuyan insanları...

Çünkü onlar söz konusu gözlükleriyle bütünleşmişlerdir. Dolayısıyla; başlarını ne yana çevirirlerse çevirsinler değişen bir şey olmayacak, göremeyeceklerdir.

Bu deyimlerin kaynağına bir göz atalım şimdi...

Eskiden değirmende çalıştırılan atlar için çok kurnazca hazırlanmış bir düzenek kullanılıyormuş, duymuş muydunuz? Hayvanın, yani değirmen için su taşıyan dolap beygirinin, mekanizmanın bulunduğu en fazla iki metre yarıçapındaki dairesel bir alanda hiç durmadan dönüp durduğunu anlamaması, düz yolda yürüdüğünü zannetmesi için aldatma üzerine kurulu bir düzenekmiş bu.

Döner bir çarktan oluşan düzeneğe bağlanan atın gözlerine, sadece önündeki kısıtlı alanı görmesi, etrafını görememesi için gözlük takılıyormuş. Hatta gözlüğe rağmen, ''Aynı yerde döndüğünü anlar belki'' diye, yürüdüğü o sınırlı alana ara sıra çalı-çırpı ya da ufak tefek taş, toprak atanlar da çıkıyormuş.
Sözün özü; hayvanı sürekli ve bu tarz bir aldatmayla kullanıyorlarmış.
Ne kadar acımasızca ve haince bir plan, öyle değil mi?
''Plan'' demek hafif kalıyor. ''İğrenç bir aldatmaca'' desek daha doğru olacak.

Sabırla hizmet eden, fedakâr, zavallı bir canlının alenen aldatılması ve suistimali bu resmen. Sizce de korkunç değil mi?

''Dolap beygiri gibi'' deyiminin kökeni de buradan kaynaklı. Kısır bir döngü içinde olan insanlar için kullanılan bu deyim ''Gelişmelere açık olmamak, hep aynı yolda bilinçsizce ilerlemek, etrafından bihaber olmak'' gibi anlamlar içeriyor.

Su taşıyan bir dolap beygirinin ve ona takılan gözlüğün insanlara verdiği ilhama ve o ilhamla ürettiği deyimlere bakar mısınız?

(Görseller buradan ve buradan)