06/11/2022

Dünden Kalanlar

Çalakalem bir pazar yazısıyla daha merhaba. Kasım ayı uzun yıllardır yazdan kalma günler sunuyor burada. Dün hava o kadar güzel ve güneşliydi ki kendini dışarıya atmayan kimse kalmamıştı galiba. Ne kordonda ne cadde ve sokaklarda adım atacak yer vardı. Bırakın montları, rüzgârlıklar bile fazla gelmişti insanlara. Hava bugün de aynı ama ben akıllanmayıp bütün enerjimi dün harcamışım yine. Evde yapılacak işler de olunca çıkmadım bugün. O halde dinlenmek için birazcık mola verip cumartesiden kalanları fotoğraflarıyla birlikte buraya aktarayım yine. Gezdiklerim, gördüklerim içerikli bir ''oradan-buradan'' yazısı olsun.

Pampas (Saz Püskülü). Bu aralar boy gösteren hoş bir bitki. Soldakini daha önce görmüştüm. Bazıları 3 metreye kadar uzayabilen 25 farklı türü bulunan bu bitkinin bilimsel adı Cortaderia Selloana imiş. Ana vatanı Güney Amerika. Açık ya da koyu renkte, pelüş ya da başak misali taneli görünümde olabiliyor. Bu günlerde bir doğa yürüyüşüne çıkar ve kendisine rastlarsanız vazolarınız için üç yıl dayanabilecek şık ve dekoratif bir çiçekle karşılaştığınızı unutmayın.

Ne zamandır havraya gitmek istiyordum. Sırf bir üst yoldan geçiyorum diye cumartesi kapalı olduğunu unutup bastım ziline. Kapı üniversiteli, hoş bir genç kız tarafından açıldı. Buyur etti içeriye. Bienal varmış ve son günüymüş. Ah ya! Evet, Bienal vardı. Manfred Korfmann Kütüphanesi'nin duvarında asılıydı hatta. Neyse, içeriye girdim. Havranın ibadet kısmı kapalıymış. Yine göremeyecektim içini. 

''Arka kısımda film gösterisi var,'' dedi genç kız. Bahçenin arkasına dolanıp bir bakayım dedim. Ek bir bina var orada. Üst katından film sesleri geliyordu. Bir de baktım ki bir kişi çıkıyor oradan. Ondan başka da kimse yokmuş.

Ben de birkaç fotoğraf çekip çıktım oradan. Hayratı yaptıran burada yaşamış sevilen Musevilerden biri. Bakalım bir daha ne zaman gelebileceğim buraya.

Çarşı caddesine geçip oradaki tıka basa kalabalıktan bir an önce kurtulmak üzere kordona çıktığımda bir de ne göreyim? Tüm görkemiyle COSTA VENEZIA geçiyor. Buradan pek sık geçmez yolcu gemileri. Genelde sabaha karşı geçtikleri söylenir. Costa Venezia, Costa Cruise şirketine ait 15 geminin en yenilerinden biriymiş. 2019 yapımı 323 metre boyundaki 20 katlı bu gemide 2116 kabin, 13 restoran, 7 bar, 3 yüzme havuzu, 4 jakuzi, 3 ayrı kata yayılmış toplam 4232 - 5260 yolcu kapasiteli tiyatro salonu varmış. Daha pek çok özellik...

Kasımpatıların en güzel zamanı. Güneşi de bulmuşken biraz fotoğraflarını çekmek hiç de fena olmadı.

30'a yakın farklı türü olan kasımpatıların papatyaya çok benzeyenleri de olabiliyor

Melek borazanı en sevdiğim çiçeklerden. Görselliği müthiş.

Okulların hafta sonunda büründüğü sonbahar güzelliği ve sessizliği şahane. Manolyalar tüm canlılığıyla tohum üretmeye devam ediyor bir taraftan. 😲😲

Çocukların ana sınıfı kesimi kordonda palyaço abilerine istediği model balon yaptırmakla meşguldü zaten. İnce, uzun bir balona birkaç yerden düğüm atarak köpek yaptılar mesela. Bir yaşıma daha girdim:)

Başka kentleri bilmiyorum; ama buradaki camilerin tamamında bir gelenek var: Bahçesinin zeytin ağaçlarıyla kaplı oluşu. Bence harika bir şey bu. Ağaç yapraklarının dört mevsim yeşil kalarak göze hitap etmesinin yanı sıra hasat zamanı ihaleye verilip geliri caminin yararı için ya da hayır işlerinde kullanılıyor

Eve yaklaşırken bizim caddede bir misafir bekliyordu beni. Otomobilin üzerine çıkmış, inmeye de hiç niyeti yok! Bu kadar da tatlı olunmaz ki:))

Son fotoğraf sizler için gelsin. Tıpkı bu gül gibi katmer katmer keyif, mutluluk ve huzurla geçsin haftanız. 

Sevgiyle...