2024/06/09

Netflix: Kulüp Dizisi

Çekimleri için dönemin Yahudi kültürünü doğru aktarabilmek adına Türk Yahudi Toplumu üyelerinden danışmanlık alınması, oyuncularına Ladino ifadeler öğretilmesi ve sahnelerden birinde geleneklere uygun bir Şabat sofrası kurulması gibi detayları olan Kulüp dizisini adeta içinde kaybolarak, peş peşe izleyip 1 sezonunu iki günde bitirdim. 

Diziyi beğenerek izleyen çoğunluktan biri olarak ''Kulüp''ün insanları dini kimliklerine göre yargılayan ayrımcı kişilerin varlığına katlanmak zorunda olunan o acı gerçekle altını çizerek yüzleştirdiğine ben de tüm kalbimle inanıyorum...

Bu popüler dizide 6 - 7 Eylül olayları ve Varlık Vergisi'nin ele alınması, konuya dair kitapların hızla dolaşıma girmesini sağlamıştı. İstanbul-Galata civarında yaşayan Seferad Yahudilerinin merkezini oluşturduğu ve Türkiye'deki Yahudiler arasında heyecan yaratan Kulüp adlı dizi 1950'lerde yaşanan gerçek bir hayat hikâyesinden alınmış. İlk sahneler doğmamış çocuğunun babası olan Müslüman sevgilisini öldüren Matilda ile başlıyor.

Matilda, kızının babası Mümtaz'a âşık olmuş, ancak onu öldürmüştür. Sadakatsiz olduğu için değil, ailesini Varlık Vergisi'ni ödemedikleri için devlete ihbar ettiği ve tüm mal varlıklarını kaybetmelerine yol açtığı için. Bu vergi Matilda'nın ailesini mahveder. Babası ve erkek kardeşi, o dönemdeki pek çok azınlık grubu üyesi gibi, Türkiye'nin kuzeydoğusundaki bir çalışma kampına gönderilir. Cinayetten suçlu bulunan Matilda müebbet hapse mahkum olur. Yeni doğan kızı ise bir yetimhaneye yerleştirilir. 

17 yıl sonra çıkan af sayesinde özgürlüğüne kavuşan Matilda'nın niyeti memleketi İsrail’e dönmektir. Ancak yetimhanedeki kızı Raşel ile karşılaşınca tüm planları değişir. Sorunlu ve söz dinlemez bir genç kız olan Raşel'le annelik yaşamaya başlayan Matilda, 1955 İstanbul’unda, onca farklı millete ve dine mensup insanın birlikte yaşadığı Beyoğlu’nun renkli dünyasında çalışmaya başladığı Kulüp sakinleriyle birlikte yepyeni bir dönüm noktasına girer.

Matilda, Raşel ve Raşel'in kızı Rana

Rana'yı canlandıran minik oyuncunun performansı yaşının çok üzerinde. Ve ikinci sezonda anlatıcı Rana. Kulüp dizisi onun eseri diyebiliriz. Kendisi aynı zamanda dizisinin senaristlerinden biri. Ailesinin yaşam öyküsünü diziye uyarlayan Rana Denizer, sosyal medyada ''ranini'' nickini kullanıyor.

Salih Bademci yani Selim Songür performansı bana göre aşmış. Oyuncuların hepsi çok iyiydi, ancak Bademci “Kulüp” ile yeteneğinin zirvelerindeydi. Ve öyle bir sahne geldi ki, beni uzun süre ağlattı...

Büyük oranda İstanbul'da yaşayan Yahudiler, bu yapımda ilk kez ve kendi ifadeleriyle "görünür" oldular. Hem karakterler hem hikâye sahici. Yapım öncesi karakterlerin aksanları, dilleri üzerine aylarca çalışılmış. Tarihsel bilgiler içeriğe müthiş bir incelikle ve titizlikle, aşırıya kaçmadan yerleştirilmiş. İzlerken, sahiden de önyargısız biçimde kaleme alındığı hissediliyor. Güçlü oyuncular, harika kostümler ve setler. 
En önemlisi de Türkiye tarihinin acı dolu ve az aydınlatılmış bir dönemiyle karşı karşıya getiren son derece cesur bir tema ile Yahudi cemaatinin doğru ve saygılı biçimde çizilen resmi.
 

Üçüncü sezonun da çekilmesi dileğimdir.
Yapım ve yayında emeği geçen herkesi ayakta alkışlıyorum...