2024/08/24

Troia'nın Tanrıları - Tan Buğra Özer

“Kaderim beni kıskıvrak bağladı işte.
Yine de kıyasıya dövüşmek düşer bana,
bir yiğitlik göstereyim de öyle öleyim,
duysun gelecekteki insanlar bile.”
(Homeros/ İlyada) 
 ... dedi ve insanlar duydu Hektor'un yiğitliğini, Akhilleus'un gücünü, Menelous'un acısını, Agamemnon'un hırsını ve Odysseus'un zekâsını çağlar boyunca. 

Bir savaştı ki bu; krallıklara, imparatorluklara ilham oldu. Bu savaşın ölümsüz kahramanlarıyla özdeşleştirdiler soylarını nice imparatorlar. Binlerce yıldır süren Doğu ve Batı'nın kayıtlı ilk savaşıydı Troia.

Geçen zamana rağmen - Akhilleus'un da arzu ettiği gibi - isimleriyle hâlâ hayattalar bu ölümsüz Troia'nın.

Hektor
Şiirsel anlatının düşsel ifadesi olan bu sergi, insanlık tarihinin ve kültürünün önemli bir parçası olan efsanevi Troia Savaşı'nın adeta bir fabl misali yansımasının, kilin plastikliğinde tanrısal karakterlerin tanrısal hayvanlara dönüşmesinin serüveni.


Eserleri çarpıcı hayvan figürlerinden oluşan ve genellikle monokrom* bir görüntü yakalamaya çalışan Buğra Özer seramikle ilişkisini şöyle anlatıyor: Çalışmalarım genel olarak insan davranışı sergileyen mitsel hayvan figürlerinden oluşmaktadır. Seçtiğim mitolojik hikâyeler işlerimi ve açtığım sergileri aslında şekillendirmektedir. Bu hikâyeler farklı zaman periyotlarında farklı kültür dönemlerine ait olsalar da, ortak bir nokta olarak Anadolu coğrafyasına aittirler.


''Troia'nın Tanrıları'' sergisi sizi bir yolculuğa çıkarıyor gerçekten de. Antik Troia’ya ait görkemli tanrılarla karşılaşıp tarih ve mitoloji arasındaki bağlantıları keşfedebildiğiniz mistik bir yolculuğa...










İşlerinde kimi zaman Truva Destanı'ndaki kahramanların karakteristik özelliklerinin yansımaları olarak hayvan figürleri ortaya çıktığını kimi zamansa 12 bin yıl öncesine tarihlenen Göbeklitepe kültündeki taş sütunlar üzerine işlenmiş hayvan figürleri tasvirlerinin görülebildiğini söyleyen Buğra Özer çalışmalarını gerçeküstücü bir üslupla serbest elle şekillendirme yöntemiyle üretilmiş figüratif seramik heykeller olarak tanımlıyor.

*   *   *
 
1987'de İstanbul’da doğan R. Tan Buğra Özer, ilk ve orta öğrenimini babasının görevleri nedeniyle Erzurum, Kayseri ve Ankara’da, lise öğreniminin ilk iki yılını İzmir Maltepe Askeri Lisesi'nde son iki yılını Ankara Bahçelievler Deneme Lisesi'nde tamamladı.

2005'te lisans eğitimine başladığı Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü’nden 2010 yılında mezun oldu. 2011 yılında kabul edildiği Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü Yüksek Lisans programını 2014 yılı Haziran ayında tamamladı. 

Aynı yıl Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Seramik Ana Sanat Dalında Sanatta Yeterlik Programına başladı ve eğitimi süresince mezun olduğu 2018 yılına kadar seramik bölümünde araştırma görevlisi olarak çalıştı. Daha sonra öğretim üyesi olarak Çankırı Karatekin Üniversitesi'nde bir süre görev yaptı. 

Biri Yunanistan’da olmak üzere, dört kişisel sergisi bulunan, yurt içi ve yurt dışında 60'tan fazla sergi, çalıştay ve sempozyuma katılan Özer, ulusal/uluslararası düzeyde çeşitli ödüllere sahiptir. Akademik çalışma hayatına Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi'nde Dr. Öğretim Üyesi olarak devam etmektedir.


* Monochrome; resim, çizim, tasarım ve fotoğrafların tek renkten oluştuğunu ifade eden bir sözcük.