![]() |
European Robin |
Hem de bu kışta kıyamette...
Boğucu bir pazar günüydü. Yine sokak hayvanlarına yoğunlaşmak en iyisiydi. Kedi ve köpekler için sokağın başına plastik kovalarla yiyecek götüren komşuya takviye yetiştirildi.
Kuşlar bugün de takibimdeydi. Evde odalar arasında mekik dokundu. Pencerelerin önündeki yemlere gelen giden yoktu. Bir ara 'hiç kıpırdamadan' kitap okunan odanın camına bir karga geldi ve yemlerin başında 5-6 saniye geçirdi. Fotoğrafını çekeceğimi anlayınca uçup gitti. Bu işte bir tuhaflık vardı...
Sahi, kuşlar neden bu kadar ürkek ve korkaktı?
Tam pencereden etrafı gözetlerken, bakın neler oluyordu...
Bakmakla görmek arasındaki farkın ta kendisiydi. Belki hep oralardaydı; ama hayatımda ilk kez böyle bir kuş görüyordum. Turuncu renkli tüyleriyle tropikal iklim kuşlarına benziyor, bahçe giriş kapısının üzerindeki kurumuş hanımeli dallarının arasında geziniyordu. Pinpon topu kadar minicik bir şeydi.
bu miniği midesine indirme derdine düşmüştü...
Bu noktadan sonrası gelişemedi. Sesle verdiğim tepki olmasa, zavallı kuş resmen kedinin midesindeydi.
Doğanın dengesiydi bu, evet.
Gözümün önünde böyle mini bir belgesel gerçekleştirdi...
* * *
Ve
09.01.2017 - ERTESİ GÜN -
Ağaç dallarındaki kuru yaprakları gagalıyorlar...
Ben buradayken avucunu yalarsın vicdansız!.. 😆😆
Öyle kedinin yakınlarına konmak, tehlikeye girmek falan da yok. Asla! Şu cin gibi gözlere, asalete bakın.
Kargalar gerçekten de zeki hayvanlarmış vesselam!
Konduğu yerler yukarılarda hep. Ağaç tepelerinde, elektrik tellerinde arz-ı endam ediyor...
EK
Ne güzel bir kuş. Tablo gibi!
YanıtlaSilBence de. Google Görsel ile adı-sanı, kimliğini de öğrenip ekledim en son.
SilAnnemin bahçesinde de kediler serçelerin konduğu ağaca tüneyip bekliyorlar sürekli. İnsan dayanamıyor.
SilKuş çok şekermiş, çok :)
Kedi milletinden nefret edecek insan:)
SilKuş deyip geçerdim. Ağaçlardaki kuşlara dikkat etmeyi senden öğrendim Handan ;)
Sayfanda bu görselleri görünce aa... dedim nasıl bir empati halidir bu!.Günlerdir kar ambiyansı içinde kuş fotolarına bakıyorum web ortamında.. Ne tatlıymış mini-minicik sevimli bir kuş. Renkleri harikaymış,sonra gerçekten de belgesel gibi olmuş. Güçlü güçsüz gördüğünü hemen ham yapmak istiyor! Doğanın kendi içinde bir dengesi var! Yine de insanoğlu ile karşılaştırıldığında anlaşılamaz değil!. İyi ki dikkatlice bakmışsın Zeugmacığım..karlı günün kârı olmuş bu görsellikler sana:)) sevgilerimle..
YanıtlaSilSorma Esinciğim. Sürpriz oldu bu minik. Çok tatlıydı gerçekten. İngiltere kökenli bir tür ardıç kuşuymuş. ''Ardıç tohumları yere dökülür ancak bu tohumlar bir ardıç kuşu tarafından yenmedikçe çimlenme gerçekleşmez. Ardıç kuşunun sindirim sisteminde ardıç ağacının tohumlarının kabukları açılır. Ardıç kuşu dışkısı ile birlikte toprağa karışan tohumlar kolayca çimlenir.'' bilgisine ulaştım bir de. Kendileri küçük, görevleri büyükmüş bu sevimli kuşların:)
SilGünlerdir kar ve kuş fonu hakim tüm ülkede. Meşgaleler aynı olmuş. Düşünsene 40 yıldır hiç kar yağmayan Girit'e bile yağmış. Doğanın dengesi müthiş bir şey. Ev ortamında doğup büyümüş, dışarıya hiç çıkmamış bir kediyi gönder oraya, aynı şekilde davranıp kuşun peşine düşecektir. Ne kadar ilginç değil mi? Ama ne kadar doğru bir şey söyledin. İnsanoğlundaki zalimliğin, anlaşılmazlığın milyonda biri yok kediciklerde. Bugün yine aynı yerde pusudaydı. Fotosunu alta ekledim. Gülsem mi kızsam mı bilemedim yahu :)
Ziyaretine teşekkürler Esinciğim. Belki seneye kar kış göremeyiz. Bu da dursun burada böyle:)) Sevgilerimle...
Hain sarman. Doğanın dengesini başka yerde gerçekleştir:) Elleme güzelim kuşları.
YanıtlaSilİçgüdüleri rahat bırakmıyor, hayret! Kötü Kedi Şerafettin oldu.😆😆
SilHep orada pusuda...
Efenim öncelikle bayağıdır bloguna uğrayamadım (ki evlilik-iş falan derken kimseye uğrayamadım ya orası ayrı mesele), şimdi ayağımı su geçiren botlarımla kapının eşiğinden geçirdim ve blogunun girişini batırdım. Bu da artık blog dostlarıma tekrar ziyaret gerçekleştireceğimin habercisi olsun :)
YanıtlaSilFotoğraflara bayıldım, hayvanlar çok tatlılar, hatta insanlardan daha tatlılar :) Özellikle ilk karedeki kuş var ya, erkek kuş olsam kesin onu tavlamak için depreşir dururdum. Sen ve senin gibi güzel yürekli insanların hep var olması dileğimle.
Hoş geldin Panpa kardeşim. Ayakların blogun girişini falan batırmadı haberin olsun. Ziyaretin mutluluk verdi. ''Evlilik, iş falan derken'' hayatın büyük değişime uğramış. Her şey gönlünce gerçekleşsin, mutluluk, huzur ve başarı bir ömür boyu senden yana olsun dilerim.
SilBen senin gibi çizgilerimle can veremiyorum hayatın gerçeklerine. Fotoğrafları zum yaparak çektiğim için pek net çıkmadı; ama beğendiğin için teşekkür ederim. Akıl yetisine, aklını yönetme özelliğine sahip tek canlı insan. Malum, o da olabildiğince kötüye kullandı aklını ve cehenneme çevirdi dünyayı. İlk karedeki kuş ne ne kadar da güzel ve masum değil mi? İşte olan hep masumlara oluyor:(
Dilerim kendi bloguna da daha sık uğrarsın. Hayatın gerçekleri o harika çizgilerinle can bulmaya devam eder...
Robin Kuşu (Türkçe adı Kızılgerdan) en çok sevdiğim kuşlardan biridir. Muhteşem bir güzelliktir! Türkiye'de, hele Ankara'da hiç görmedim. Ne şanslıymışsın Zeugma!
YanıtlaSilO halde İngiltere'de gördün:) Evet, Robin kuşu. İlk fotoğrafın altına link koymuştum Banucum. Kızılgerdan adını da senden öğrendim. Nar Bülbülü de deniyormuş. Aslında sesiyle ünlü. Youtube'da bir videosuna rastladım, belgesel gibi. Evet, çok şanslıymışım gerçekten:)
Sil