Festivalin dördüncü ve son gününde, yani bugün ızgara hamsi ikramı ile birlikte havanın güneşli bir mayıs kıvamında oluşu, tabyaların yoğun bir katılıma sahne olması, eğlence ve dayanışma atmosferi için aranan ve özlenen güzelliklerin gerçeğe dönüşümüydü. Hem benim de bir yanım Karadenizliydi.
İl Tarım ve Orman Müdürlüğü'nden gıda kontrolü için bir ekip gelmişti. Balıklardan numuneler alıp ekipmanlarıyla hemen orada gerçekleştirdiler görevlerini. Oldukça memnuniyet verici bir durumdu. 👍👏
Yerel sanatçı Filiz Yıldırım
2 bin kilo hamsi vardı gerçekten ve binlerce insan gelmişti. Kuyruğa giren kişinin arkasına 2 dakika içinde 150'ye yakın insan ekleniyordu (Bizzat saate baktım).
Şu soldaki için çağrıldım: ''Abla bak. Bir de böyle çek.'' Izgaralar biraz sıkış tepiş doluydu; ama yine de güzeldi. Onca insan bol bol yedi. Daha ne olsundu.
Tabii onca insan için ekmek arası balık hazırlamak kolay iş değildi. Garnitür olayına girilmemişti ama ekmeklerin arası tıka basa hamsi doluydu (Neredeyse yarımşar kilo).
Pestili ne çok severim. Kendim yapmayı da öğrendim; ama bunca özel ve güzel pestile karşı direndim.
Şu minik dağ incirlerini çok övdü adam. 2 kilo incir, iki kilo Trabzon ekmeği (evet kiloyla) ve Fiskobirlik standında çok methedilen özel siyah çaydan ve vakumlanmış taze fındıktan aldık.
Adamın hazırladığı, kuşburnu marmelatı. O kadar lezizdi ki anlatamam.
Karadeniz kadınlarının aşina olduğumuz yöresel kıyafetlerinden parçalar.
Eğlence ve dayanışma ortamı olarak 10 numaraydı bence. Volkan Konak anısına olması ayrı güzeldi. Böyle özel bir festivali gerçeğe dönüştürdükleri için fikir sahiplerine ve emeği geçenlere teşekkürlerimizle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder