2019/08/29

Arkeo-Köy'deki Son Troyalılar

Anadolu'nun kuzeybatı noktasında, Assos, Troya, Dardanos gibi antik kentleri kapsayan TROAS BÖLGESİ'nde tatildeyseniz eğer, şanslısınız...

İsmi, dünyaca ünlü Troya kentinden gelen TROAS, bölgeyi arkeolojik olarak belirtmek amacıyla yaygın biçimde kullanılıyor. Çanakkale topraklarını büyük oranda içine alan bu bölgenin günümüzde, haritalardaki adı Biga Yarımadası...

Assos Antik Kenti ile Troya Antik Kenti arası mesafe 66 km. Bu da demektir ki, dilerseniz bir saatten daha kısa sürede Assos'tan Troya Antik Kenti'ne ulaşabilir, hem Troya Antik Kenti ören yerini hem oraya 5 dk mesafedeki Troya Müzesi'ni görebilirsiniz. Ya da tam tersi. Troya'da iken 1 saate kalmadan Assos'taki koylardasınız.

Assos'tan dönüşte Troya'ya uğramamak olmaz. Troya Müzesi ve Antik Kenti'ni hiç görmemiş misafirlerimiz var yanımızda. Troya Müzesi'ni bu yıl, açıldığı ilk hafta içinde görmüş Şurada anlatmıştım. Antik eserlere numara verilmişti, ancak bilgilendirme panoları henüz yoktu. Troya ören yerini de yine bu yıl görmüştüm. Kaç kez gidersem gideyim, antik kentlerdeki havayı solumayı, sürdürülen son çalışmaları gözlemlemeyi seviyorum. Programda Troya Müzesi'nin bitişiğinde bir açık hava müzesi niteliğinde Arkeo-Köy'e dönüştürülmüş olan Tevfikiye Köyü de var. Heyecanlıyım galiba.

Müzedeki küçük heykelleri en ince ayrıntılarına kadar inceledim bu kez. Kadın figürleri özellikle, inanılmaz. Horoz taşıyan çocuk heykeline bakar mısınız:) Bugünkü gazeteler, "Dünyada Görülmesi Gereken 100 Yer" listesi hazırlayan TIME DERGİSİ'nin 2019 seçkisinde Troya Müzesi'ne yer verdiğinden bahsediyor. Dergi, Troya Müzesi'ni, "Homer'in İlyada Destanı'nı günümüze taşıyan, 24 parçalık Truva Altını Koleksiyonu ile pırıl pırıl parlayan bu müze mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden" şeklinde tanımlamış. Bu bizim için gerçekten büyük bir gurur...

Troya Antik Kenti'ndeki görkemli duvarlar...
Harç kullanılmadan, taşları köşeleme yöntemiyle oluşturulan ve depremlerden dahi etkilenmeyip günümüze kadar ayakta kalabilmiş görünümleriyle beni en çok etkileyenlerden...

Sunakların bulunduğu alanda minik serçeler harıl harıl çalışıyor. Kuyudan su içiyorlar desem, hayır içmiyorlar.
Gizemli bir şeyler dönüyor sanki. Faunanın bir parçası onlar. Antik kentin isimsiz bekçileri!

ARKEO-KÖY
Troya dönemini yaşatan bir atmosferle arkeo-köye dönüştürülen bu köyde Tevfikiyeliler, yani Son Troyalılar yaşıyor.
Köyün rehabilitasyon ve yenileme çalışmalarını yine ''Tarihe Saygı Projesi'' ile 12 yıldır
Gelibolu Yarımadası’ndaki tarihe sahip çıkan OPET'in yürüttüğü anlaşılıyor. Kendilerini alkışlıyorum.
Öncelikli hedef; tarihin izlerini yaşatmak, antik kenti ziyaret edenlerin
köyde vakit geçirmelerini, mola vermelerini sağlamak.

Troya Meydanı
Oldukça geniş Troya ovasına hakim bir noktada konumlandırılan meydan, Arkeo-Köy'ün seyir alanı olarak düzenlenmiş.

Troya Meydanı'nda yarımay şeklinde bir dizayn oluşturulup Homeros'un da dahil edildiği 11 Troya kahramanının (Sarpedon, Priamos, Paris, Helen, Hektor, Homeros, Akhilleus, Agememnon, Aias, Patroklos, Odysseus) büstleri yerleştirilmiş, üzerlerine adları ve kim oldukları yazılmış.

Tevfikiye Köyü halkına bu şekilde boya desteği verilmiş. Binalarını Troya ruhuyla örtüşecek şekilde belirlenen renk, desen ve motiflerle boyaması ve bakımını yapması sağlanıyor, estetiği bozan görüntüler yok ediliyor, çiçeklendirme ve ağaçlandırma çalışmaları devam ediyormuş.

Köy girişindeki satış standları yenileniyor. Şubat ayında başlayan kurs programı kapsamında ''Temiz Tuvalet ve Hijyen, Diksiyon, İş ve Sosyal Hayatta İletişim, Meslek Etiği, İngilizce, Turistik ve Hediyelik Eşya Yapımı'' gibi pek çok kurs programı kapsamında köy halkından toplam 70 kişiye 964 saat eğitim verilmiş.

Arkeo-Köy'de projenin takibi ve köy halkının desteğini sağlama amaçlı; muhtar, köy öğretmeni ve köy imamı başkanlığında bilgi ve beceri sahibi 5 kadın, 5 erkek köy sakininden oluşan 'Köy Komitesi' kurulmuş. Komite her hafta toplantı düzenleyerek projeyle ilgili görüş alışverişinde bulunuyor ve halkı teşvik etmeye devam ediyormuş.

Tevfikiye Kültür ve Sanat Merkezi'nde fotoğraf ve karikatür sergisi vardı. Bu karikatürde kendimi buldum resmen. Ağzımdan dökülen sözcükler buraya yerleşip karşıma çıktılar adeta:) Çizerinin adı yazmıyordu. Ellerine sağlık olsun. Sevgiler, saygılar benden ona...