2021/11/05

Çanakkale İngiliz Mezarlığı'na Giriş

Bu yazı, bir önceki yazıda konu edindiğim Çanakkale İngiliz Mezarlığı'nın neden kilitli olduğu ve içeriye girilemediği ile ilgili haklı sorular üzerine hazırlanmıştır. 

Yazıda mezarlığa iki kez gittiğimi ve ikisinde de internetteki konum bilgisinde ''Şu an açık'' diye görünmesine rağmen, kapının  kilitli olduğunu, içeriye giremediğimi belirtmiştim. Öyleyse bunun nedenini de öğrenip yazmalıydım. Aksi takdirde durumu bu şekilde muallakta bırakıyor, dahası bir şekilde orayı ziyaret etmek isteyenler için zorlukları işaret ettikten sonra çekilip giriş meselesini meçhule bırakmış oluyordum...

Efendim, girişteki fotoğrafta görünen balıkçı heykeli ve hemen altında bulunan rölyef Sarıçay üzerindeki İnönü Köprüsü'nden. Bu noktaya geldinizse işinizi garantilediniz. Çünkü adresimizin bulunduğu binanın pencereleri tam olarak buraya bakıyor. Adresimiz CWGC Çanakkale Ofisi. Hani bir önceki yazıda yan duvarlardan birine montajlanmış yeşil renkteki tabela olarak fotoğrafı vardı.
Chanak Consular Cemetery olarak adlandırılan mezarlık merkeze biraz uzak. Vapur iskelesinin 2 kilometre kadar doğusunda. Mezarlık kilitli tutuluyor ve ziyaretçilerin anahtarı Komisyonun Çanakkale'deki CWGC (Commonwealth War Graves Commission) ofisinden yani bu adresten istemeleri gerekiyor. Mezarlığın anahtarı, açılımı İngiliz Milletler Topluluğu Savaş Mezarları Komisyonu olan ve mezarlığa 5 dakika mesafede bulunan CWGC ofisinde tutuluyor anlayacağınız. Kimin aklına gelir ki? Dolayısıyla sürekli kilitli tutulan mezarlığın ofiste olan anahtarını iletişime geçtiğiniz takdirde alabiliyorsunuz.


İçeriye girmek isteyen ziyaretçilere anahtarı alabilmek için ofisle daha öncesinden iletişime geçmeleri tavsiye ediliyor. Ofisin konumunu Google Maps'te görüyor, fakat orası olup olmadığını asla anlayamıyorsunuz. Çünkü dış cephede hiçbir şekilde tabela ya da bilgilendirici yazı yok. Alt kattaki esnaflara sormak gerekti. Hatta onların dahi anahtar olayından haberleri yok. Sadece girişi gösterdiler. Gerisini ve orada çalışanların İngiliz olup olmadığını bile bilmediklerini söylediler. O nedenle girişi ve basılması gereken zilin görseline kadar bırakıyorum ki uzak diyarlardan gelenler eli boş dönmesinler. Aşağıdaki bilgiler ise ofisin web sitesinde İngilizce olarak bulunuyor.

Tel: +90 2862171010  
Faks: +90 2862126705 
Kapıdan girişte tekerlekli sandalye imkânı vardır.
Daha fazla bilgi ve sorularınız için enquiries@cwgc.org ile iletişime geçmeniz gerekmektedir. 

MEZARLIĞIN GEÇMİŞİ
Konsolosluk Mezarlığı'nda 1860'dan 1965'e kadar mezarlar bulunmaktadır. Nisan 1915'te ve 1918-1920 yılları arasında üç deniz gömüsü için, 84 No'lu Sahra Ambulansı, 28 No'lu Yaralı Takas İstasyonu ve 49 No'lu Sabit Hastane tarafından kullanılmıştır. Çanak'ta konuşlandırıldı. Sonrasında Tekirdağ'daki Rodosto Katolik Mezarlığı'ndan Eylül 1915'e ait iki mezar ve Gelibolu Konsolosluğu Mezarlığı'ndan bazı savaş öncesi mezarlar nakledilmiştir. İkinci Dünya Savaşı sırasında Türkiye tarafsızlığını korumuştur. Buraya gömülen İngiliz Milletler Topluluğu askerleri çoğunlukla Ege'deki operasyonlar sırasında esir alınan, Almanya ve İtalya'ya gönderilmeyi bekledikleri kamplardan kaçmaya çalışırken ölen ve cesetleri Türk sahilinde karaya vuran erkekler. Mezarlık halihazırda Birinci Dünya Savaşı'ndan 38 Commonwealth (İngiliz milletler topluluğu) mezarı ve İkinci Dünya Savaşı'ndan bir mezar içeriyor. Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında ölen İngiliz Milletler Topluluğu güçlerinin erkek ve kadınlarını asla unutulmamalarını sağlayarak onurlandırıyor ve önemsiyoruz. 

Kaynak: https://www.cwgc.org/visit-us/find-cemeteries-memorials/cemetery-details/49604/chanak-consular-cemetery/

*   *   *

Dikkat ettiyseniz mezarlıkta yatanların arasında bulunan Calvert ailesinin adı hiç geçmiyor. Kendi imkânlarımla öğrenmem isabet olmuş. Bunun için ayrıca mutlu oldum. 

💢 Söz konusu açıklamalardan sonra anlaşılıyor ki; mezarlığı yalnızca İngilizler ziyaret edebiliyor. 

Bu konu bir önceki yazının uzantısı özelliği taşıdığından yorumlara kapatıyorum. Ancak, yine de sorusu olan çıkarsa bir önceki yazıya bırakabilir. Bugünkü yürüyüşümden diğer karelere gelsin o halde sıra...





Peyzaj bitkisi olarak bu mevsim sıklıkla görülmeye başlamış olan saz püskülü (pampas) ile bitiriyorum. 
Kalın sağlıcakla....