Son zamanlarda özelliklerinden sıklıkla bahsedilmekte olan ve ender bulunan bu pirinci hayli merak etmiş ve sipariş vermiştim. Dün kargoyla teslim edildi. Çok da fazla beklemeden akşam yemeği için pilav yapmak istedim hemen.
Çekinceye mahal kalmadan, görünümü ve tadıyla son derece memnuniyet veren bir pilav çıktı ortaya. Açıkçası, pirinç satın alıp kullanmaktan korktuğum, pilav gerektiğinde bulguru tercih ettiğim bir döneme girmiştim son birkaç yıldır. Gayet sağlıklı ve leziz bir pirinç olan basmati imdada yetişti resmen:)
Basmati pirinci diğer pirinçlerden daha uzun ve büyük. Beyaz değil de mat bir renge sahip. ''Basmati'' sözcüğü parfümlü (kokulu) anlamına geliyormuş. Ancak, pilavda parfüme benzeyen bir koku yok. Kendine özgü diyebileceğim, baskın olmayan ve rahatsız etmeyen güzel bir kokusu var ve oldukça lezzetli. Görüldüğü üzere pişirme sonrası tanecikler iki mislinden fazla büyüyor. Zaten 1'e 2 ölçü (1 bardak pirinç için 2 bardak su) ile pişiriliyor. Başka ülkelerde genelde köri ya da zerdeçal ilave edilerek renginin sarı olması sağlanıyormuş.
Diğer pirinçlerle kıyaslandığında nişasta oranı düşük. Bu da gerek şeker hastaları gerekse sporcular tarafından tercih edilme nedeni. Gluten barındırmadığı için çölyak hastalarının da. Üstelik, glisemik indeksi düşük olduğundan uzun süre tokluk hissi veriyor.
Bir özelliği daha var ki pişirme öncesi suya ıslatılmasına gerek yok, çünkü içindeki nişasta yok denecek kadar az. Himalaya Dağlarının eriyen mineral ve vitaminli kar sularıyla beslenmiş olmasının bu pirinci oldukça yararlı hale getirdiği söyleniyor. Çünkü besin değerleri diğer pirinçlerle kıyaslandığında çok daha yüksek. Aynı oranda besleyici ve sağlıklı.
Basmati pirincini duyup da kullanıp kullanmama konusunda tereddütte olanlar hiç düşünmesinler bence. Bir an önce pilavlar, dolmalar ya da diğer yemeklerin eşlikçisi olarak mutfaklarına alsınlar ve elbette ki abartmadan kullansınlar.
Mutlu, huzurlu bir hafta sonu olsun... ✋😊