Dün öğleden sonra başlayan yangın halen kontrol altına alınamadı. Onca alevden çıkan devasa duman öbeklerinin rüzgârın etkisiyle oluşan yönü şehrin üzerinden boğaza doğru gün boyu yol almak şeklindeydi.
Havanın kararmasıyla birlikte alevlerin üzerindeyken görüşün sıfır olduğu, ilave olarak rüzgârın kritik seviyede risk teşkil ettiği, buna rağmen bölgedeki ekiplerin hayatlarını fedakârca ortaya koyarak yangına müdahaleye devam ettikleri haberlerini alıyor, uzaklardan olsa bile içimiz yana yana izliyoruz.
En büyük dezavantajın rüzgârın şiddeti olduğu söyleniyor bu arada. Alevlerin reçineli kızılçam ağaçlarının içine sirayet etmesi nedeniyle süreç oldukça yoğun ve yorucu biçimde ilerliyormuş.
Bu yangın eninde sonunda hiçbir can kaybı olmadan kontrol altına alınacak inşallah. Tarifsiz acı ve endişeler içinde, kalbimize ateşler düşmüş gibiyiz. Gün boyunca ve halen evlerimizden adım adım izlediğimiz yangını dün ilk öğrendiğimizde birbirine uzak üç ayrı noktada eş zamanlı olarak çıkarıldığı haberleri gelmişti. Boğaza nazır yeni yerleşim alanları açmakmış amaç.
Eğer bu durum gerçek ise, bu yangınlar bilerek çıkarılmışsa faillerinin iki cihanda yakası bir araya gelmesin dilerim. Hatta onların da evlerine ateş düşsün. Bunu hiç ama hiç acımadan diliyorum.
22 Ağustos 2023'teki orman yangınında kendi ellerimle, ağlayarak çektiğim birkaç saniyelik video.
(Görsel: biganinsesi.com)
Aynı yer iki yıl içinde biraz olsun yeşermişken dün akşam ezan okunurken gördüğüm manzaraya bakar mısınız? Yangın oraya da sıçramış yine. Bu felaketi, bu yok oluşu seyretmek öyle kötü bir duygu ki insanın ölesi geliyor. O yemyeşil tepelerin yine yeniden kararacak görüntüsünü düşünürken içim dağlanıyor...😭
Fikir beyan etmeye gerek yok bence. Fotoğraf adeta konuşuyor.
''Ağaçsız orman ve ağaçsız toprak vatan değildir. Eğer vatan denen şey kupkuru dallardan, taşlardan, ekilmemiş alanlardan, çıplak ovalardan, kentlerden, köylerden oluşmuş olsaydı, onun zindandan hiçbir farkı olmazdı.”
Mustafa Kemal Atatürk
Çok üzülüyorum bu yangınlara. Duman kokusu Ayvalık'a kadar ulaştı zaman zaman.
YanıtlaSilBilerek çıkarıldığı konusu muhtemel, hep rüzgarlı günlerde mi çıkıyor mesela. En büyük cezayı verseler keşke yakalananlara.
Rüzgârın o anki yönüne göre gelmiştir mutlaka, doğrudur. Üç yıl önceki yangında çam ağaçlarının külleri balkonda birikiyordu :(
SilSabotajcı hainler rüzgârı gördüklerinde çıkarıyor da olabilirler. Bir tanesi yakalandı da ''ömür boyu hapis yatmak için yaktım'' dedi. Oh, ömür boyu kendine baktırmaktan bahsediyor; ama sebebi kesinlikle o değil!
* İki yıl önceki yangında
SilAcı büyük,yok oluşun acısı....Dilerim sebeb olanlar acıyı yaşasınlar kat kat.Geçmiş olsun.
YanıtlaSilAh Arzu Öğretmenim, acı çok büyük. Yok oluş tahminimden de büyükmüş. Fotoğrafını gördüm bugün. Birazdan en alta ek yapacağım :((
SilDuanıza tüm kalbimle Amin diyorum. Hepimize çok geçmiş olsun.
Merhabalar.
YanıtlaSilOrman yangınlarına çok ama çok üzülüyorum. Çok yakın bir yakınımı kaybetmiş gibi üzülüyorum. Çanakkale, Bolu ve Karabük orman yangınları beraber başladı herhalde. Sizin de Çanakkale'de ikamet ettiğinizi sanıyorum. Orman bölgesinde yaşıyor olsaydım, her gün iki saat fahri olarak gözetleme kule nöbeti tutardım.
Selam ve saygılarımla.
Merhaba,
SilTıpkı dediğiniz gibi oluyor. Böyle bir felâket karşısında bu insani duygular yakıcı bir biçimde kendiliğinden gelişiyor. Bu kez aşırı endişe ve panik de vardı. Çünkü Devlet Hastanesi, engelli bakım merkezi ve kısmen açık olan öğrenci yurdu da risk altındaydı. Yangın cuma günü 13.30 gibi başlayıp şiddetli rüzgârla birlikte ormanlık alana sirayet etmiş. Hatta bir itfaiye aracı tamamen yandı ne yazık. Bizim ev o bölgeye çok yakın değil, ancak uzaktan ve kısmen görünüyor.
Orman bölgesi gözetleme kulesi fahri nöbeti çok çok mantıklı geldi bana. Bence gündeme alınmalı, gerekirse hepimiz tutmalıyız. Daha pek çok mantıklı neden bulup bu işe tüm millet + devlet desteğiyle ciddi biçimde el atmalıyız artık, yeter!
Saygılarımla...