09/09/2025

Felix Nussbaum İle Yolda

Almanya'nın Osnabrück kenti Çanakkale ile 30 yıldır dost, 20 yıldır kardeş kent olarak yoluna devam ediyor. Yanı sıra her iki kent de ağır savaşların yıkıcı etkilerinden derin yaralar almalarına rağmen, hepsini tarihi bir ders olarak görüp insanlığın güzel özelliklerine yönelerek kendilerini ''Barışın Kenti'' olarak niteliyor. Hem Çanakkale hem Osnabrück kendini hoşgörüye, barışa ve örnek dünya kenti olmaya adadığından, kardeş kent olma yolunda da örnek teşkil ediyor.

Ressam Felix Nussbaum sağdaki erken dönem otoportresinde (1926) kendi Yahudi kimliğinin eleştirel sorgulamasıyla ilgilenmiş. Kendisini Yahudi cemaati kantoru ile birlikte Osnabrück sinagogunun iç mekânında tuval üzerine yağlıboya ile resmetmiş.

Sanatçının kendi deyimiyle bu ''köklerinden kopmuş'' hayat onu kendi sayısız portresini çizmeye yöneltmiş. Bu portreler sanatçı, kardeş, eş, oğul ve mülteci olarak kendi kimliğini keşfettiği melankolik ayna görüntüleri. 
Yaşadığı yerin liman ve çatı manzaraları resimleri ise sonsuz bir bekleyiş ve sıkışmışlık hissinin motifleri.

Felix Nussbaum, Yahudi Pasaportlu Otoportre (1943 civarı)
Tuval üzerine yağlıboya

Felix Nussbaum, Saint Cyprien - (Fransa'nın güneyindeki Saint Cyprien kampındaki mahkumlar) 1942
Tuval üzerine yağlıboya
Yıkılmış küreyle sembolize edilen; mahkumların dünyasına umutsuzluk, acı ve ölümün damgasını vuruşu. Şapkalı, bastonlu ve bohçalı adam Felix'i andırıyor. Bir gezgin tipi olarak figür, kaçma isteğine ve kamp dışında bir yaşam umuduna işaret ediyor.

Felix Nussbaum, Fırtına (yerinden edilmiş kişiler), 1941
Tuval üzerine yağlıboya (Özel bir koleksiyondan ödünç alınmış)
Yerlerinden edilmiş kişilerin ifadeleri ve jestleri korku, ağıt, çaresizlik, umutsuzlukla dolu. Kendisini ikinci sırada solda, hindiba üfleyen çocuğa bakarken resmeden Nussbaum bu resme, evsizlerin yaşam koşullarına dair bir metafor olan ve mültecilerin tehdit altındaki yaşamları için bir alegoriye dönüşen ''Fırtına'' başlığını vermiş.

Felix Nussbaum, Mülteci 1 (Avrupa versiyonu), 1939
Tuval üzerine yağlıboya 
Savaşın Avrupa'ya yayılmasının yaklaştığı hissiyatıyla gelen umutsuzluğu ifade eden bir tablo.

Felix Nussbaum, Yıkım (1933 civarı)
Çizim kartonu üzerine fırça ile mürekkep

Felix Nussbaum, Direkler Ormanı (1938)
Tuval üzerine yağlıboya

Felix Nussbaum, Greyfurt İle Natürmort (1934)
Kontrplak üzerine yağlıboya

Felix Nussbaum- Yeşil Şapkalı Otoportre (1927) Kontrplak üzerine yağlıboya
Felix Nussbaum, Ayçiçekleri (1928) Tuval üzerine yağlıboya

Felix Nussbaum, Norderney'in Anısı -1929
Tuval üzerine yağlıboya

Felix Nussbaum, Lanetliler (1943-44)
Tuval üzerine yağlıboya

Felix Nussbaum, Alt Geçit (1934) Kağıt üzerine guaj ve yağlıboya
Felix Nussbaum, Maskeler ve Kedi (1935) Kağıt üzerine guaj

30 yılı aşkındır Nussbaum'un sanatsal mirasına katkıda bulunan Felix Nussbaum Derneği, Nussbaum'un eserlerini anmak ve incelemek, uluslararası toplantı, konferans, sergi ve yayınların tanıtımını ve geliştirilmesini sağlamak amacıyla 1987'de kurulmuş. Geçmişte ve günümüzde yaşanan toplumsal ve siyasal olaylar ile bunların sonuçları ve etkileri tarihsel değerlendirme perspektifinden ele alınmalı. 

''Wenn ich untergehe, lasst meine Bilder nicht sterben - zeigt sie den Menschen.'' 
''Eğer ben yok olursam resimlerimin ölmesine izin vermeyin, onları insanlara gösterin.''

Felix Nussbaum, Ölümün Zaferi (İskeletler ölüm dansında) (1944)
Tuval üzerine yağlıboya

Sergi, Nussbaum'un 20 seçilmiş reprodüksiyon eseriyle yalnızca Holokost'un derinden sarsıcı tarihini yansıtan değil, aynı zamanda özgürlük ve insanlık arayışının sarsılmaz kararlılığını da ortaya koyuyor. Felix Nussbaum'un acı ve umutla şekillenmiş sanatsal ifadesi bizlere durup düşünme, kaçış ve sürgün olgularının yanı sıra anılar ve uzlaşma üzerine düşünme fırsatı sunuyor.

Nussbaum'un tüm insanlığı derinden etkileyip acı izler bırakmış olan 2. Dünya Savaşı'nda yaşadıklarını tüm gerçekliği ve yalınlığıyla anlattığı sergisi 9 Ağustos - 17 Eylül tarihleri arasında Çanakkale Belediyesi Troya Sergi Salonu'nda ziyarete açık.


İlgilenenler için: Nussbaum'un (1904 Osnabrück - 1944 Ausschwitz) eserlerinin çoğu Osnabrück Müze Mahallesi'ndeki Felix Nussbaum Evi'nde görülebilir.                         

2 yorum:

  1. Resim en uzak olduğum sanat dalı , çok bilgisizim . Ama sergi gezip içlerinde kaybolmayı seviyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Resim sanatı ile ilgili benim de çok bilgili olduğum söylenemez; ama bu sergi beni aşırı derecede etkiledi. Çünkü bu tabloloları çizen kişi öldürüleceğini/katledileceğini biliyor. O bir sürrealist ressam. Üstelik tek suçu Almanya'da yaşayan bir Musevi (Yahudi) olmak. O nedenle tüm duygularını, düşüncelerini, korkularını ve de yaklaşan ölümünü resimlerine aktarmış (Sanki bir yönetmenin Holokost filmi yapması gibi). Ve Felix'in adı gibi bildiği akıbeti henüz 40 yaşındayken Ausschwitz'de katledilerek gerçekleştirilmiş:(

      Sil