Arabanın içinde beş kişi, patikaya benzer bir yolda düşük hızda ilerliyoruz...
Metrekareye 6000 merminin düştüğü, üç merminin havada çarpışarak iç içe geçtiği bir savaşta bedelini
253 bin şehit vererek ödediğimiz ulvi topraklar üzerindeyiz.
Şairin ''şüheda fışkıracak'' dediği yerde, kelimenin tam manasıyla ''şehit kanıyla sulanmış'' topraklarda...
Hepimiz huşu içindeyiz...
Dağa-taşa, dört bir yanımızda ''binlerce kefensiz yatan''a, toprağa düşmüş şehit kanından mutlak surette nasibini almış küçücük bir ota dahi saygısızlık olur, incitiriz endişesiyle ağzımızdan kelime çıkmıyor.
Kendiliğinden başlayıp gitgide yoğunlaşan ve lal eden garip bir hassasiyet bu...
Susuyoruz...
Dönemeçten sonra, yolun sağ tarafında devasa bir tabela beliriyor birden.
Belirmek sözcüğü hafif... Balyoz gibi iniyor adeta!
Gerçekle hayal birbirine giriyor o an...
Tam 97 yıl öncesi...
İliklerimize kadar titreten bu tablo canlanıyor sanki!
Askerlik tarihinin en kahraman birliği, bir dilim ekmekle tok durmak zorunda olan, yırtılmış çarıklarıyla
cepheden cepheye koşan o kahramanlar!
Orada, karşımızdalar!
Onlar ki; çarpıştıkları siperler arasındaki mesafe sadece 8 metre, yani ölüm kesin iken ve önlerindeki siperde yer alanlar şarapnel, bomba ve kurşun yağmurları altında kurtulmamak üzere düşerken; üç dakika içinde öleceğini bile bile, gözlerini kırpmadan, düşenlerin yerini şimşek gibi alarak ''Çanakkale Geçilmez!'' gibi bir destanı dünya tarihine kanlarıyla yazdırdılar!
Uğruna neredeyse her ocaktan bir şehidin verildiği, her bahçeden bir gülün solduğu, türküsü dünya döndüğü sürece dilimizden düşmeyecek olan acı, fakat şerefli destanımızın eşsiz kahramanlarıydılar!
Onlar ''DÖNMEYİ ASLA DÜŞÜNMEDİLER.''
-They never even considered going back.-
-They never even considered going back.-
insanın içi ürperiyor düşününce..onlara lâyık olabilseydik keşke...
YanıtlaSilHem de ne ürpermek. Bir de orada olduğunu düşün.
Silİlgiyle okuduğum bir paylaşım için teşekkürler.
YanıtlaSilBen teşekkür ederim Ali Zafer Bey...
Siloradaki o yüce milli ruhu yaşamak sizinki. işte bu yüzden savaşın geçtiği yerlerde sıkça karşımıza çıkan anıt ve yazıtlar şehitlerin kemiklerine zarar vermesin diye toprağa en az değecek şekilde yerleştirilmiş.
YanıtlaSilAynen öyle sevgili Tolga.
SilOradaki o ulvi havayı tüm hücrelerinde hissediyorsun.
Anıt ve yazıtlar konusu doğrudur. Zaten öyle olması gerekiyor.
Gittiğim ama tam anlamıyla idrak edemediğim bir ziyaretti. Yine nasip olsada gitsem.
YanıtlaSilBu yıl çok daha farklı orası. Şehitlikler yeniden elden geçmiş. Cam kullanmışlar mezarlar için. Şehitlerin adı şehirlere göre başlık altına alınmış.
SilAyrıca Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı'nda bu yıl inşa edilen ''ÇANAKKALE DESTANI TANITIM MERKEZİ'' adında ileri teknolojiyle donatılmış bir merkez var. Gruplar halinde girilen ve tam 1 saat süren, yabancıların kulaklıkla 8 ayrı dilde tercüme alabildiği, hepsi ayrı dizayn edilmiş mini birer sinema salonuna benzeyen 12 odayı (bazılarını 3 boyutlu gözlük takarak) sırayla geziyor ve oradaki gösterimleri sarsıntılar ve efektler eşliğinde savaşı aynen yaşayarak izliyorsun. Bu esnada oturmak yok. Tüm görselleri ayakta izliyorsun. Çok etkileyiciydi çok.. Herkesin görmesi gerekir mutlaka...
halbuki şimdi hep "dönme"nin peşindeyiz!!!
YanıtlaSilDöneklerle doldu her taraf haklısın!!
SilEn nanköründen hem de :(
şimdi de mecliste aslında hiç öyle bir savaş olmadı diyen bir vekil barınabiliyor!
YanıtlaSilnereden nereye...
Cesaret ve cürete bak, değil mi?
SilÖyleleri meclis çatısı altında.
Daha neleri var orada...
Buket Uzuner'in Gelibolu isimli bir kitabı var. O kitabı anımsanım niyeyse. Geçmişimiz, bizim en büyük dersimizdir aslında, dersten anlayana. Güzel ve duygulu, sevgiler Zeugmacım...
YanıtlaSilBirkaç kişiden daha duydum aynı şeyi. O kitabı henüz okumadım; ama içeriği savaşın gereksizliği ve binlerce masum insanın yoktan yere ölüşü üzerine dramatik biçimde kurgulanmış, etkileyici bir kitap olduğunu biliyorum. Dolayısıyla okuyan herkesin, sözü geçtiğinde ya da oraya gittiğinde bu kitabı anımsamaması mümkün değil.
SilGeçmişi bu kadar etkili yaşatan başka yer görmedim ben yalnız.
Paylaşımın ve eğerli sözlerin için çok teşekkürler Emrecim..
Sevgiler...
Ülkemin şu anki durumundan dolayı hepsinden özür dileyebilseydim keşke...
YanıtlaSilBunu yapabilmeyi istemeyen var mıdır ki?
Silgidemediğim ama hep gitmek istediğim yer.ama ilk fırsatta gidicem inşallah
YanıtlaSilFırsat yaratmaya çalışın ve mutlaka görün, derim.
SilOradaki o ruhu gitmeden asla hissedemezsiniz.
Ve yazıda bahsettiğim ''iç içe geçmiş üç mermi''yi de mutlaka görün.
Çanakkale Destanı Tanıtım Merkezi'nde sergileniyor. Bir de ''ayağı içinde kalmış asker ayakkabısı'' var :(