Tarihimizde oldukça önemli bir yere sahip olan Çanakkale Savaşı, sadece bizim için değil, Yeni Zelandalılar için de hem ulusal hem son derece duygusal ve kutsal bir değer taşıyor.
Çünkü tarafların birbirlerine saygıları, çarpışmaların en şiddetli, en kanlı zamanlarında bile birinci ilke idi.
Süngü süngüye, göğüs göğüse çarpışmalar sırasında ateşkes ilan edip, tarafların yaralılarını ve ölülerini toplama olanağı veren centilmenlik anlaşmaları yapılmıştı. Türk askeriyle ''savaşmaya'' gelen, topraklarımızda ''düşman askeri'' konumunda olan *Anzaklar, yemek ve su bulamadıklarında gıda yardımı alabiliyor, kendileri de tütün veriyorlardı.
Gece olup savaşa ara verildiğinde, Türk askerlerden birinin yanık sesiyle söylediği hasret türküsünden etkilenen bir Anzak askerinin ertesi gece aynı türküyü yeniden dinleyebilmek için ''istek'' yaptığı örneklere rastlanıyordu.
Gündüz savaş, gece barış ve kardeşlik...
Bu şartlarda bir savaş başka nerede yaşanmıştı?
''Dünya, Atatürk gibi bir liderin yokluğunun sıkıntısını çekiyor.''
Bu sözler Yeni Zelanda'nın her fırsatta Atatürk hayranı olduğunu vurgulayan kadın başbakanına ait.
1999'da iktidara gelen ve 9 yıl başbakanlık yapan Helen Clark, ülkesiyle Türkiye arasındaki hiçbir zaman kopmayacak bağların ''Atatürk'ün Anzaklar için söylediği muhteşem sözler'' ile perçinlendiğini,
varoluş ruhlarını okşadığını belirtiyor. Türkiye Cumhuriyeti tohumlarının bu savaşta atıldığını, Yeni Zelanda'nın Anzaklarla olgunlaştığını söyleyen Clark:
''Türkler bu çok uzak ülkede inanılmayacak şekilde seviliyorlar.
Bizim tarihimizde Türkiye ve Türklerin yeri başkadır. Çanakkale Savaşı her bir Yeni Zelandalı için kutsal ve ulusal bir değer taşır. Atatürk'ün 1934 yılında Anzaklar için söylediği muhteşem sözler Yeni Zelanda'nın varoluşunun ruhunu okşamıştır. Düşünebiliyor musunuz, bir lider düşmanından ''Kahramanlar'' olarak söz ediyor. Bu müthiş bir insanlık, uygarlık anlayışı. Ders kitaplarımızın en başında yer alır,'' diye ekliyor.
İstisnasız her okuduğumda içimi titreten, gözlerimin mutlak surette dolmasına neden olan ve yeni bir düzenlemeyle Gelibolu Yarımadası'ndaki şehitlikte yerini almış olan o sözler:
"Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar!
Burada dost bir vatanın toprağındasınız.
Huzur ve sükun içinde uyuyunuz.
Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız.
Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar!
Gözyaşlarınızı dindiriniz.
Evlatlarınız bizim bağrımızdadır, huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır.
Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır."
"Those heroes that shed their blood and lost their lives.
You are now lying in the soil of a friendly country.
Therefore rest in peace.
There is no difference between the Johnnies and the Mehmets to us where they lie side by side here in this country of ours...
You the mothers,
who sent their sons from far away countries wipe away your tears.
Your sons are now lying in our bosom and are in peace.
After having lost their lives on this land they have become our sons as well."
Aynı sözlerin Avustralya'nın başkenti Canberra'daki Anzak Bulvarı bünyesinde yer aldığı anıt (tıklayın lütfen).
*Anzak (Australian and New Zealand Army Corps: ANZAC)
Çünkü tarafların birbirlerine saygıları, çarpışmaların en şiddetli, en kanlı zamanlarında bile birinci ilke idi.
Süngü süngüye, göğüs göğüse çarpışmalar sırasında ateşkes ilan edip, tarafların yaralılarını ve ölülerini toplama olanağı veren centilmenlik anlaşmaları yapılmıştı. Türk askeriyle ''savaşmaya'' gelen, topraklarımızda ''düşman askeri'' konumunda olan *Anzaklar, yemek ve su bulamadıklarında gıda yardımı alabiliyor, kendileri de tütün veriyorlardı.
Gece olup savaşa ara verildiğinde, Türk askerlerden birinin yanık sesiyle söylediği hasret türküsünden etkilenen bir Anzak askerinin ertesi gece aynı türküyü yeniden dinleyebilmek için ''istek'' yaptığı örneklere rastlanıyordu.
Gündüz savaş, gece barış ve kardeşlik...
Bu şartlarda bir savaş başka nerede yaşanmıştı?
''Dünya, Atatürk gibi bir liderin yokluğunun sıkıntısını çekiyor.''
Bu sözler Yeni Zelanda'nın her fırsatta Atatürk hayranı olduğunu vurgulayan kadın başbakanına ait.
1999'da iktidara gelen ve 9 yıl başbakanlık yapan Helen Clark, ülkesiyle Türkiye arasındaki hiçbir zaman kopmayacak bağların ''Atatürk'ün Anzaklar için söylediği muhteşem sözler'' ile perçinlendiğini,
varoluş ruhlarını okşadığını belirtiyor. Türkiye Cumhuriyeti tohumlarının bu savaşta atıldığını, Yeni Zelanda'nın Anzaklarla olgunlaştığını söyleyen Clark:
''Türkler bu çok uzak ülkede inanılmayacak şekilde seviliyorlar.
Bizim tarihimizde Türkiye ve Türklerin yeri başkadır. Çanakkale Savaşı her bir Yeni Zelandalı için kutsal ve ulusal bir değer taşır. Atatürk'ün 1934 yılında Anzaklar için söylediği muhteşem sözler Yeni Zelanda'nın varoluşunun ruhunu okşamıştır. Düşünebiliyor musunuz, bir lider düşmanından ''Kahramanlar'' olarak söz ediyor. Bu müthiş bir insanlık, uygarlık anlayışı. Ders kitaplarımızın en başında yer alır,'' diye ekliyor.
İstisnasız her okuduğumda içimi titreten, gözlerimin mutlak surette dolmasına neden olan ve yeni bir düzenlemeyle Gelibolu Yarımadası'ndaki şehitlikte yerini almış olan o sözler:
"Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar!
Burada dost bir vatanın toprağındasınız.
Huzur ve sükun içinde uyuyunuz.
Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız.
Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar!
Gözyaşlarınızı dindiriniz.
Evlatlarınız bizim bağrımızdadır, huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır.
Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır."
"Those heroes that shed their blood and lost their lives.
You are now lying in the soil of a friendly country.
Therefore rest in peace.
There is no difference between the Johnnies and the Mehmets to us where they lie side by side here in this country of ours...
You the mothers,
who sent their sons from far away countries wipe away your tears.
Your sons are now lying in our bosom and are in peace.
After having lost their lives on this land they have become our sons as well."
Aynı sözlerin Avustralya'nın başkenti Canberra'daki Anzak Bulvarı bünyesinde yer aldığı anıt (tıklayın lütfen).
*Anzak (Australian and New Zealand Army Corps: ANZAC)
yahu zeugma sana ne kadar tesekkür etsem azdır...
YanıtlaSilherkes bilir amma.
bilenler tekrar hatırlasın.
bilmeyenler oğrensin.
vallahi ayağa kalktım alkıslıyorum.
gelibolu benim zayıf noktamdır..
hassas yerimdir.
gururumdur.
onurumdur.
ne yzacağımı bilmiyorum.
eline koluna sağlık.
Evet, amaç o absalom. Bilenler yeniden hatırlasın, bilmeyenler öğrensin.
SilBazı şeylerin belleklerden silinmeye çalışıldığı bir dönemden geçiyoruz. Çanakkale, hepimizin en hassas, en duygusal noktası, onuru, gururu. Atamızın sarfettiği bu ''muhteşem'' sözlerin dünyada başka bir benzerine rastlamak mümkün değil. Ve sadece Yeni Zelanda'nın değil, tüm ulusların dünya görüşünde büyük etki yaratan sözler bunlar. İnanılmaz!
Bir ara ''bloglarda duyarlı olunması gerektiği'' konusunda çağrı yaptığını hatırlıyorum. Senin de yüreğine sağlık absalom...
Bu blog Zeugma'm..
YanıtlaSilSen..
Sen beni derinden etkiliyosun.Sen ve senin blog'un..
sevgiler..
Çok teşekkür ederim sevgili ixirciğim.
SilSevgiyle kal...
Teşekkürler Sevgili Zeugma , ne kadar bilirsek bilelim yine de eksik kalır bildiklerimiz bu büyük destan hakkında...Dostluk maçı yapar gibi savaşan Türk askerleri ve Anzak askerleri öyküleri kuşaktan kuşağa aktarılmalı.
YanıtlaSilSelam ve sevgiler.
Bu değerli yorumunuz için teşekkürlerimi ve sonsuz sevgilerimi gönderiyorum size sevgili Arzu Hanım..
SilSevgiyle kalın...
Çanakkale Savaşı ile ilgili devam eden yazılar yazma kararınız çok isabetli. Atatürk'ün adını unutturmaya çalışmak gibi bir gaflet içinde bulunanlara, ne yazık ki bunu değişik eylemlerle gerçekleştirme konusunda başarılı olanlara bir karşı duruş ve hatırlatma olarak alıyor ve sizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
YanıtlaSil(Yeni Zelanda Başbakanının bu sözlerini bilmiyordum)
Bu değerli fikirlerin için ben de seni içten sevgi ve saygılarımla selamlıyorum sevgili Tolga...
SilSevgili Zeugma , Çanakkale Zaferinin yıldönümü nedeni ile başlattığın bu yazı dizinden dolayı seni kutlar, şahsi TEŞEKKÜR lerimi sevgilerimle birlikte iletirim. Nursen
SilNursenciğim, sevgili arkadaşım,
SilYazılarımı takip etmen beni onore ediyor.
Bıraktığın bu güzel yorum için ben çok teşekkür eder, sevgiyle kucaklarım...
Size de teşekkürler.
YanıtlaSilDaha önce her iki seriyi okuyup, tekrar yorum için yeni bölümü beklemeye başlamıştım. Ben de bu vizyonu yüklendiğiniz için teşekkür ediyor, yeni bölümü bekliyorum.
YanıtlaSilBu duyarlı davranışınız için tekrar teşekkürler.
Dostlukla...
18 Mart'a kadar belirli aralıklarla bölüm eklemeye devam edeceğim Mehmet Bey.
YanıtlaSilVarlığımızın çıkış noktası olan Çanakkale Harbi'ne ait bilinmeyen detaylara önem vermeye çalışıyorum.
Google'dan bu yazılara ulaşıp gelen özellikle de yabancı ziyaretçiler beni ne çok mutlu ediyor bilemezsiniz.
Değerli ziyaretiniz ve ilginiz için çok teşekkür ederim.
Dostlukla...