09/02/2016

Halüsinasyon (Varsanı)

Korku içerikli bir film izlediğinizi düşünün. Siz isteseniz de istemeseniz de beyniniz içerikteki korkunç objeleri ya da kişileri anlık ya da süreğen biçimde gerçekmiş gibi gösterebilir. İşte bu nedenle korkar, hatta çığlık bile atabilirsiniz. Hatta düşünün, izlediğiniz o filmin bir gün bir yerde adı geçse dahi, beyniniz derhal filmin sizi en etkileyen yerini devreye sokar.
Artık korkmuyor, çığlık da atmıyorsunuzdur.
Ama beyninizde oluşan algı halen oradadır...
Bu durum tıp dünyası tarafından rüya görmekle eşdeğer olduğu belirtilerek olağan ve normal bir sonuç olarak kabul ediliyor.

Ruhsal bir problem olan halüsinasyona gelelim şimdi:
Herhangi bir dış uyarıcı olmamasına rağmen, gerçekte olmayan bir durumu beş duyu organından herhangi biri ile algılama hali.
(Ben bu adından ziyade ''sanrı'' ya da ''varsanı'' ifadelerini kullanmayı yeğlerim. Çünkü adı üzerinde. Ancak tıp, terim olarak bunu kullanıyor.)

Halüsinasyon görenler genellikle yaşadıkları hayat bir hayli kötü ve binbir çeşit sıkıntı ile dolu olan insanlar. Zaten epeyce gelişmiş olan hayal dünyaları onları bu kez dış dünya ile ilgili kurgulamalar yapmaya yöneltiyor.
Öyle ki, başkalarının görmediği, gerçekte var olmayan şeyler görmeye başlıyorlar. Ve tabii ki iddia ettikleri hiçbir şeyi kanıtlayamıyorlar. Halüsinasyonun ruhsal problemler yaşayan, kendine güvensiz kişilerde ortaya çıkan bir sorun olduğu, halüsinasyon görmede son noktanın ise şizofreni olduğu söyleniyor...

Bunları ben söylemiyorum. Tıp söylüyor. Buyrun, önünüzde internet gibi bir derya var, yazın ve daha detaylı görün.
Bu kısa yazıyı da acilen gerektiği için yazdım.
Tehlike saçan bu türden hasta insanlar gördüğünüzde tedaviye ikna etmeniz dileğiyle...

Bağlantı: ŞİZOFRENİ