Resmi olarak kış mevsimine girdik de ilk gününü harcadık bile. Bu yıl epeyce soğuk olacağa benziyor. Şimdiden donuyor olmamız da kanıtı. Aralık başında hiç bu kadar üşüdüğümü hatırlamıyorum...
Patlamış mısırla birlikte uzun kış gecelerinin değişmez, sıcacık ve de eğlencelik atıştırmalığı olan kestane çarşıda, pazarda çoktan yerini aldı bir taraftan. Caddelerde pişirme tezgâhlarından buram buram yükselen ve her yanı sarmalayan şahane kestane kebap kokuları var. Bu kokular insanı cezbetmekle kalmıyor, içini de ısıtıyor sanki.
''Orman ağacı meyvelerinden biri'' olarak adı geçen ve aslen bir tohum olan kestane, nişastalı yapısıyla yüzyıllardır beslenme kültürümüzde önemli bir yere sahip olmuş, yemeklerde kıvam artırıcı ve lezzet takviyesi olarak tercih edilmiş, pilavlara katılmış. Başta kestane şekeri olmak üzere lezzet küpü tatlıları, ezmeleri, püreleri yapılmış. Vitamin ve mineral bakımından oldukça zengin, aynı zamanda yağ oranı düşük olan kestanenin, özellikle çiğ kestanenin insan sağlığı üzerinde saymakla bitmeyen ne çok faydası varmış?! Sakinleştirici özelliği var. Stresin en büyük düşmanı. Çiğ olarak yendiğinde mide rahatsızlıklarını hafifletiyor. Enerji veriyor, yorgunluğu azaltıyor. Yüksek ateş düşürücü. Diş ve diş etlerinin güçlenmesine yardım edip çürümeleri de engelliyor. Beyin hücrelerini geliştirerek unutkanlığı önlüyor.
Saymakla bitmiyor gerçekten. Dahası da var...
Kestane antiaging bir gıda. Hücreleri yenileme özelliğiyle yaşlanmayı geciktiriyor. Detoks etkisiyle vücudu toksinlerinden arındırıyor. Bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Felç geçirme riskini azaltıyor. Akciğer kanseri düşmanı olduğu söyleniyor. İçeriğindeki yoğun selenyum elementi prostat kanserini önlüyor. Kan basıncını düşürmeye yardım ediyor.
Yanı sıra; kansızlık için çok faydalı.
Başta bol miktarda B1, B2 ve C vitamini, nişasta ve sindirilebilen kaliteli lifler içeriyor.Güçlü bir anti-oksidan. İçeriğindeki flavanoidler zararlı serbest radikallere karşı koruma sağladığından,
kansere karşı da koruyucu etki göstermekte. Demir, kalsiyum, magnezyum, fosfor, çinko, magnezyum
ve mangan gibi mineraller açısından çok zengin. Dahası, süper bir potasyum kaynağı...
Kestane, gluten içermediği için buğdaya alerjisi, glutene duyarlılığı olanlar ve çölyak hastaları için son derece uygun.
Doyurucu özelliği nedeniyle diyet yapanlar için de öneriliyor. Ancak; 3 büyük boy ya da 6 orta boy kestanenin
1 dilim ekmekteki karbonhidratla eşit olduğunu unutmamak gerekiyor. Ayrıca; fazla miktarda kestane tüketmek
kan şekerini yükseltme riski taşıdığından şeker hastaları dikkatli olmak zorunda...
* * *
Uyarıları da ekledikten sonra gelelim çektiğim fotoğraflardaki kestanelere...
Ne demişler? ''Kestane kebap, yemesi sevap!''
Bundan tam 5 yıl önce öğrendiğim ve blogda hemen tarifini verdiğim ŞURADAKİ yazıya
tıklayacak olursanız, siz de tezgâhta pişmiş o kestanelerin tıpkısını yapabilirsiniz.
Hem de iç kabukları dahil, hiç mi hiç soyma problemi yaşamadan.
Afiyetle ve sağlıcakla kalın...
Patlamış mısırla birlikte uzun kış gecelerinin değişmez, sıcacık ve de eğlencelik atıştırmalığı olan kestane çarşıda, pazarda çoktan yerini aldı bir taraftan. Caddelerde pişirme tezgâhlarından buram buram yükselen ve her yanı sarmalayan şahane kestane kebap kokuları var. Bu kokular insanı cezbetmekle kalmıyor, içini de ısıtıyor sanki.
''Orman ağacı meyvelerinden biri'' olarak adı geçen ve aslen bir tohum olan kestane, nişastalı yapısıyla yüzyıllardır beslenme kültürümüzde önemli bir yere sahip olmuş, yemeklerde kıvam artırıcı ve lezzet takviyesi olarak tercih edilmiş, pilavlara katılmış. Başta kestane şekeri olmak üzere lezzet küpü tatlıları, ezmeleri, püreleri yapılmış. Vitamin ve mineral bakımından oldukça zengin, aynı zamanda yağ oranı düşük olan kestanenin, özellikle çiğ kestanenin insan sağlığı üzerinde saymakla bitmeyen ne çok faydası varmış?! Sakinleştirici özelliği var. Stresin en büyük düşmanı. Çiğ olarak yendiğinde mide rahatsızlıklarını hafifletiyor. Enerji veriyor, yorgunluğu azaltıyor. Yüksek ateş düşürücü. Diş ve diş etlerinin güçlenmesine yardım edip çürümeleri de engelliyor. Beyin hücrelerini geliştirerek unutkanlığı önlüyor.
Kestane antiaging bir gıda. Hücreleri yenileme özelliğiyle yaşlanmayı geciktiriyor. Detoks etkisiyle vücudu toksinlerinden arındırıyor. Bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Felç geçirme riskini azaltıyor. Akciğer kanseri düşmanı olduğu söyleniyor. İçeriğindeki yoğun selenyum elementi prostat kanserini önlüyor. Kan basıncını düşürmeye yardım ediyor.
Yanı sıra; kansızlık için çok faydalı.
kansere karşı da koruyucu etki göstermekte. Demir, kalsiyum, magnezyum, fosfor, çinko, magnezyum
ve mangan gibi mineraller açısından çok zengin. Dahası, süper bir potasyum kaynağı...
Doyurucu özelliği nedeniyle diyet yapanlar için de öneriliyor. Ancak; 3 büyük boy ya da 6 orta boy kestanenin
1 dilim ekmekteki karbonhidratla eşit olduğunu unutmamak gerekiyor. Ayrıca; fazla miktarda kestane tüketmek
kan şekerini yükseltme riski taşıdığından şeker hastaları dikkatli olmak zorunda...
* * *
Uyarıları da ekledikten sonra gelelim çektiğim fotoğraflardaki kestanelere...
Ne demişler? ''Kestane kebap, yemesi sevap!''
Bundan tam 5 yıl önce öğrendiğim ve blogda hemen tarifini verdiğim ŞURADAKİ yazıya
tıklayacak olursanız, siz de tezgâhta pişmiş o kestanelerin tıpkısını yapabilirsiniz.
Hem de iç kabukları dahil, hiç mi hiç soyma problemi yaşamadan.
Afiyetle ve sağlıcakla kalın...
Çiğ tüketmeyi daha çok seviyorum.
YanıtlaSilDoğru dürüst soyulmuyor lakin.
SilBayılırım. Sanırım benim sevmediğim bişey de yok zaten. Ama bu kadar faydası olduğunu bilmiyordum açıkçası.
YanıtlaSilBen üzerlerini yatak çizdikten sonra kaynamış suda bekletip fırına atıyorum. Annem eskiden bir gece suda bekletirdi. Lokum gibi oluyor.
Geçen sene pahalıydı. Bakalım bu sene nasıl olacak fiyatlar.
Yazmadığım daha birçok faydası var. Hazır mevsimiyken şifa niyetine yemek gerek.
SilDamak zevkleri farklı tabii. Ben yumuşayınca sevmiyorum. Kıtır ve kızarmış olacak:)
Bu sene her şey daha da pahalı..
Hemen okudum ve denemek için sabırsızlanıyorum :))
YanıtlaSilBen de sabırsızlanmış, öğrendiğim gün denemiştim.
SilUmarım beğenirsiniz:)
Biz sezonu epey oldu açalı. Çocuklardan biri her akşam mısır patlatmamı istiyor, diğeri ise her akşam kestane talep ediyor. Sonuç: Çalış B&B çalış :))
YanıtlaSilİkisini de çok seviyoruz yani kısaca :)))
Mısırın her türüne tereddütle yaklaşıyorum artık. O derece korkuttular.
SilKestanenin doğal olduğunu düşünüyorum. Aşı kestane olayı var ama zararsız...
Kış gecesi ritüelleri, aileyi bir araya getiren, soğuyunca bir şeye benzemeyen sıcacık eğlencelikler;))
Kestane... adı bile yetiyor. Çok severim. Hatta çiğ de yerim ama bu kadar faydalı olduğunu bilmiyordum doğrusu 😊 Teşekkür ederim bilgilendirdiğiniz için.
YanıtlaSilBen de kestane şekeri için ölürüm. Mideye, strese ve yorgunluğa iyi geldiğini biliyordum; ama diğer faydalarını yeni öğrendim. Keşke doğru dürüst soyulsa da çiğ yeseydik. İç kabuklar rahatsız ediyor:) Ben de ziyaretinize teşekkür ederim.
SilSokak satıcılarından bir şey almayı sevmem ama kışın soğuk havada avuçların arasında tutulan kestane harikadır :D
YanıtlaSilCan pazardan alıp geliyor bu sezon iki posta yaptım ben de. İlkini daldırıp kurutmuşum,sanki pişmedi gibi gelmişti, ikincisi kıvamda oldu :D
Sokak kestanecisinden toplamda 2 kez almışlığım var. Yıkamadan çizip pişiriyorlar. bir de üzerinde kızarttıkları metal hepsinde sağlıklı değil. Yine de soğukta harika olduğu kesin.
SilBen hep verdiğim linkteki gibi yapıyorum. Kabuksuz, tek parça olarak çıkıyor. Bayılarak yiyoruz. Bu yıl bloglardan birinde pek methedilen bir tarif denedim. Kaynar suda 1 saat bekletip teflon tavada kızartıyorsun.Yumuşadı ve parça parça soyuldu. Hiç beğenmedim:)
Hayret faydalı bir şeyi seviyorum.
YanıtlaSilGüzel bir şey seviyorsun Yağmurcan. Şaşırma öyle:)
SilMadem kış geldi keyfini çıkartmaya bakalım. Kestane de baş aktörlerden:)
YanıtlaSilEvet. Hem içimizi ısıtmak, hem soğuk kış gecelerinde ev ortamını huzurla doldurmak için ne güzel bir gelenek:)
SilNe güzel anlatmışsınız görseller de nefis. Çiğ yemek faydalıymış ama çiğken soymak çok zor oluyor. Ben şahsen evde uğraşmek yerine o muhteşem görüntülü sokak satıcılarından almayı tercih ediyorum. Bu güzel paylaşım için teşekkür.
YanıtlaSilİlhan Bey hoş geldiniz. Ne kadar uzun ara verdiniz. Güzel tariflerinizi özledik.
SilEn altta link vermiştim, sokak satıcılarınkine çok benzeyen kolay bir tarif:)
Haklısınız. Yorumlarda ben de yazdım. Çiğken soyabilmenin bir yolu olsa keşke.
Ben de bu güzel yorumunuz için teşekkür ederim.
Kestanenin her şeyini seviyorum:)
YanıtlaSilHer şeye yakışıyor çünkü.
SilDondurmanın bile kestane şekerlisi güzel:)
Yaşadığım şehir kestanenin boll olduğu yerdir çok da severim kebabını haşlamasını çiğini yani her türlüsünü faydalarını da bildiğim için sık alır tüketirim ama şimdi çok pahallandı kilosu 10-12 lira....eskiden difrize poşet poşet koyuyordum 2 yıldır bundan vazgeçtim çünkü onu çizmesi elde kuvvet istiyor:)
YanıtlaSilDediğiniz gibi kış kendini gösterdi burda tepeler hep kar soğuğuda bizlere yansıyor dışarısı ise bugün zehir gibi, size kolaylıklar diliyor sevgilerimi selamlarımı bırakıyorum görüşmek üzere.
Evet, 10 liradan aşağı kestane yok. Aşılar 15 lira. Vatandaşın cebini yakıyor. Benzin, doğalgaz ve elektriğe yapılan son zamlar gibi o da yükselecektir:/
SilDipfrize konduğunu sayenizde öğrendim. Haliyle biraz sertleşiyordur. Bir de Karadeniz'de çok yaygın, minik boy kestaneleri tespih gibi ipe dizip saklıyor, sonrasında haşlayıp yiyorlar. Kış bu yıl geçen yılkinden kat kat soğuk gerçekten de.
Teşekkür ederim. Size de kolaylıklar, sevgi ve selamlar Aysel Hanımcığım.
Görüşmek üzere.
Çoook severim ama ne yazık ki Ankara'da güzel kestane bulamıyorum. Köyümüzde olan kestanelerin lezzeti yok.
YanıtlaSilMini boy Karadeniz kestanesinden bahsediyorsunuz sanırım. Lezzetli oluyor gerçekten. İri ve albenili olanlar her zaman güzel çıkmıyor.
Sil