08/12/2016

Hitler'e Tapan Kadın: Magdalena Goebbels

Hitler ve kadın denince genellikle akla tek isim gelir.
Birlikte intihar etmeden iki gün önce resmi nikahla eşi olan uzatmalı sevgilisi Eva Braun.
Başka bir deyişle; uzunca bir süre hayat arkadaşı, yalnızca 40 saat süren evliliği esnasında ''eşi'' olan Eva Hitler...

Hitler'e karşı ileri derecede bir hayranlık ve aşkla dolu olan Eva Braun, tanışma dönemlerinde Führer uğruna iki kez intihar girişiminde bulunduktan sonra onu etkileyebilmiş, özel sekreter olarak kadroya alınıp emrine bir şoför, bir hizmetçi ve Mercedes otomobil verilmiştir. İşin en ilginç tarafı ise Almanların, Braun ve Hitler’in cesetleri 30 Nisan 1945'te sığınakta bulunana kadar Eva'nın varlığından haberdar olmayışıdır.

Şimdi bu aşkın detaylarını bir tarafa bırakıp, varlığı ve yaşadığı hayatın kesitleri çok az kişi tarafından bilinen asıl kadına gelelim. Hitler'e saplantılı bir şekilde bağlı olan, ona adeta bir Tanrı'ymışcasına tapan Magdalena Goebbels'e.
Şahsi fikrim; dünya üzerinde bu kadar etkileyici bir hikâye daha yoktur.
Detaylar 'benim' diyen bir senaristin bile yazamayacağı türden, hayal dünyanızı dahi zorlayıcı ve dehşet vericidir.

Magdalena Goebbels, Nazi Almanyası Propaganda Bakanı Joseph Goebbels'in eşidir. Bir hizmetçinin gayrımeşru kızı olarak 3 yaşındayken sahipsiz kalmış ve Yahudi bir aileye evlatlık olarak verilmiş, hayattan epeyce sille yemiş bir kadındır.

Tabii öfkesi zaman içinde büyük bir hırsa ve saplantıya dönüştüğünden Hitler'in ideolojisine kapılır ve tüm yaşamını bütünüyle bu yola adar. O, artık Adolf Hitler'i Tanrı olarak kabul etmiştir.

Bedensel engelli oluşu nedeniyle savaş hizmetine uygun bulunmayan, kısa süreliğine büro askerliği yapan Joseph Goebbels, Alman filolojisi, tarih ve antik filoloji okuduktan sonra yazdığı bir tez ile felsefe doktorasını tamamlayıp Dr. Phil. unvanı almıştır.
Ancak, epey süre işsiz kalır. 1923'de Nazi Partisiyle tanışan Goebbels, yetenek ve zekâsıyla parti içinde çok kısa sürede yükselir. Hitler'in en yakın arkadaşı ve en sadık yandaşıdır. 1933 -1945 yılları arasında Halkı Aydınlatma ve
Propaganda Bakanlığı yapar.

Ve 1929'da boşandığı eski eşi sanayici Günther Quandt'tan, Harald Quandt adında 10 yaşında
bir oğlu olan Magdalena, 1931 yılında Joseph Goebbels ile Hitler'in şahitliğinde evlenir.




''Ich liebe auch meinen Gatten, aber meine Liebe zu Hitler ist stärker, für ihn wäre ich bereit, mein Leben zu lassen. Erst als mir klar war, dass Hitler, außer Geli, seiner Nichte, deren Tod er nie überwinden wird, keine Frau mehr lieben kann, sondern, wie er immer sagt, nur Deutschland, habe ich in die Ehe mit Dr. Goebbels eingewilligt, weil ich nun dem Führer nahe sein kann.''
(Die Frauen der Nazis - Anna Maria Sigmund / Seite: 84)


''Kocamı da seviyorum, ama Hitler'e olan aşkım daha güçlü; onun için hayatımı bile feda edebilirim. Ancak, önderimizin yeğeni Geli dışında, onun ölümünden sonra hiçbir kadını sevemeyeceğini ve yalnızca Almanya'ya olan aşkını net bir şekilde anladığımda Dr. Goebbels ile evlendim, çünkü o zaman Führer'e yakın olabilecektim.'' 
(Nazi Kadınları - Anna Maria Sigmund / Sayfa: 84)


@ww2turkiye
Goebbels tarafından evlatlık edinilen Harald Quandt üvey kardeşleri ile - 1941


Evliliği boyunca neredeyse sürekli hamile olan Magda, Adolf Hitler'e hayranlığı yüzünden ve ''Hitler'' kelimesi altı harften oluştuğu için doğurduğu biri erkek 6 çocuğuna onun adının baş harfini taşıyan isimler vermiştir.

Almanya'nın yenilgisi ve Hitler'in 30 Nisan 1945'te intihar etmesinden sonra, yani 1 Mayıs 1945'te sırasıyla Helga (1 Eylül 1932), Hildegard (13 Nisan 1934), Helmut (2 Ekim 1935), Holdine (19 Şubat 1937), Hedwig (5 Mayıs 1938), Heidrun (20 Ekim 1940) olmak üzere altı çocuğunu Dr. Ludwig Stumpfegger'dan yardım alarak potasyum siyanürle öldürmüş, ardından eşi Joseph Goebbels ile birlikte, Hitler'den 1 gün sonra o da intihar etmiştir.


Yalnızca saf Alman ırkı yaratmak adına Yahudileri, engellileri, çingeneleri ve eşcinselleri toplama kamplarına ve gaz odalarına doldurup katleden dünyanın en acımasız ve de kanlı diktatörüne tapmak bu kadar korkunç bir şeydi işte...

Korku filmi ya da dizi izlemeye ne hacet, öyle değil mi? 
Tarih böylesi akıl almaz yaşanmış hikâyelerle dolu...



Görseller: Pinterest, en.wikipedia.com