15/01/2022

Troya'nın Atları | At Başlı Testi

Beş bin yıldır kıtalar arası ticaretin gözde merkezlerinden olan ve buram buram tarih kokan Çanakkale aynı zamanda İlyada Destanı ve Troya atı demektir. Bu yüzden b
iri Troya Antik kentinde, diğeri şehrin merkezindeki Valilik Binası önünde iki adet devasa tahta at sergilenmektedir. 

Homeros'un İlyadasıyla birlikte öyküsü sanat ve edebiyatta çokça geçen anlatının kahramanı tahta at olsa da, gerçek bir ''at'' değildir. Yalnızca Truva savaşının akışını değiştirmiş bir hile aracıdır. Rivayetlere göre Athena’nın emriyle İda Dağı'ndan kesilmiş sedir veya köknar ağaçlarından yapılmıştır. 

Akhalar savaştan geri çekilir gibi yapıp, içine en cesur askerlerini gizledikleri bu devasa atı Athena’ya armağan gibi gösterip Truvalılara sunarlar. Armağanı sevinçle kabul eden Truvalılar kutlamalara başlarlar. Ancak, Akhalı askerler gece olunca atın içinden çıkıp şehrin kapılarını açarlar ve Troya’nın hile ile istilasını gerçekleştirirler.

Homeros'un destanındaki bu detaylardan insanlar o kadar etkilenmiş ki binlerce yıldır sanatın pek çok dalında halen işleniyor. Son yüzyılda özellikle sinemada. Bu at da, 2004 yılı Warner Bross yapımı olan Brad Pitt'in (Akhilleus) başrolde olduğu ''TROY'' adlı filmde kullanılan atın orijinali. 15 Eylül 2004'ten beri şehrin kordondaki en merkezi yerinde, Valilik Binası önünde sergileniyor.

Çanakkale İli, Tevfikiye Köyü’nün batısındaki Hisarlık adı verilen tepede bulunan Troya Antik Kenti ve orada bulunan tahta at. Projesi 1973 yılında Kültür Bakanlığı tarafından görevlendirilen Mimar Kadir İzzet Senemoğlu tarafından çizilen ve 1974'te bitirilen atın tahtaları Kazdağları'ndan özenle seçilerek getirilmiş.

Troya Antik Kenti'nde asılı olan tabelalardan birinde Troia Atı ile ilgili en güncel bilgiler 

6 Mart 2021 tarihinden itibaren artık Candaş, Erbay ve Ülkem isimli atlarla görev yapan atlı jandarma timleri, Troya Antik Kenti ve Troya Müzesi'ne gelen yerli ve yabancı turistlerin güvenliği için destekte bulunuyor. Atların birlikteliğine bakar mısınız? (Foto: AA)

Seramik ile doğrudan bağlantısı olan kentte seramik üretiminin bir göstergesi olarak 2017 yılından itibaren Cumhuriyet Meydanı'nda boy göstermekte olan ve yapımı iki yıl süren bir de büyük At Başlı Testi heykeli var. Bu sembolik atın boynunun altında çiçekle doldurulmuş iki büyük çelenk görülür. Gövdesinin iki yanında lale benzeri içi boş çıkıntılar mevcut. Kuşun göğsündeki ise ayna.

Dönüşte uğradığım Çanakkale Seramik Müzesi'nde arayıp bulduğum aynı formda ve renkte yapılmış at başlı testi. Kentin simgeleri arasında bulunan ve kültürel tarihinde yeri olan ayakları yüksek, gövdesi şişman, boynu uzun ve at başı ağızlı bu testi dışarıdan gelen konuklara armağan olarak takdim edilirmiş. Kanatları boynunda, gemi ön ayaklarında görünüyor. Kulp atın kuyruğu gibi verilmiş. Gövdenin iki yanında laleye benzeyen içi boş çıkıntılar var. 

Derken efendim, at başlı testilerdeki atın Troya Savaşı’nda geçen ve hile amaçlı kullanılan tahta at’ı sembolize ettiği söylenmeye başlamış. Çanakkaleli çömlek ustaları 1700’den başlayıp yaklaşık 250 yıl kullanım için seramik imal etmişler. Sizce bu ustalar at başlı testileri yaparken gerçekten Troya Savaşı’nda hile amaçlı kullanılan tahta atı mı şekillendirdiler? 

Bu sorunun yanıtı bence ''hayır''. Gerekçem basit ve tek. Eğer öyle olsaydı o atı tıpkı destanda olduğu gibi tahtadan yaparlardı, seramikten değil.

*   *   *

Kör bir ozan anlattı bunları,
Atların da ruhu vardı Troya önünde,
Ta Hades'ten duyulurdu kişnemeleri,
. . .
Sonra Köroğlu kalktı, koştu Kır At'ı.
Her yanında çifte kanat
                              Bilmez yakını ırağı.
Kendini beğenmiş Tahta At'ı çıkardılar sonra,
Yayıldı ortalığa yanık sedre kokusu.
...
   Anlatma bana atları!
Yüreğim kaldırmıyor düşündükçe vurulup
Vurulup yerlerde yattıklarını, anlatma,
Anlatma bana, görmedim Troya savaşını.

Melih Cevdet ANDAY


*    *    *





Troy filminden kareler
Atın şehre girişi ve içerisinde saklı askerlerin çıkıp şehrin atla birlikte ateşe veriliş sahneleri




10 yorum:

  1. Ergun Arda yazsında çömleği sanat eseri olarak bile görmüyor anladığım kadarıyla:) Yapımı 2 yıl süren ama anlamı bilinmeyen bu heykeli neden oraya koymuşlar acaba:) Bu arada her iki Troya Atı'nı farklı zamanlarda görme imkanım olmuştu:) Birde filmi o dönem çok sevmiştim ve abartısız 3-4 defa daha izledim sonradan:) Mutlu haftasonları dilerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Akşam yorumunuzu okuduktan sonra yazıda kullandığım (avesis.comu.edu.tr) başlangıçlı o linke bir tıklayayım dedim. Ne yazık ki sayfaya''Dosyaya erişim izni yok'' diye bir ibare gelmiş. Ne kadar ilginç değil mi? Ben de verdiğim yayının linkini ve yazarın ismi silmeliydim yazıdan, ki öyle yaptım.

      Yapımı 2 yıl süren bu atı Troya atıyla karıştırılsın diye oraya koymuşlar:))))
      Yok öyle bir şey tabii. Karıştıran karıştırabilir ama at başlı bu seramik testiler 250 yıldır şehrin başka bir başka sembolü. Testi olarak yapılıyor ama çok fazla süslendiği için testilik amacını yerine getiremiyor, süs aracı ya da bir sembol olarak süregeliyor. Hatta satın almak isteyenler için internet satışları bile var. Dolayısıyla, seri üretimi yapılan bir eser sanat eseri olmaktan uzaktır bence. Ha, ilk kez yapanın ismi mevcutsa ve bir öyküsü varsa sanat eseri olarak görebiliriz.
      İki atı da görmüş olmanız ne güzel. O filmi ben de 2 kez seyrettim. Oldukça güzel bir yapım gerçekten. Özellikle Brad Pitt oyunculuğun nirvanasındaydı:) Teşekkürler, keyifli pazarlar size de.

      Sil
  2. hakkında o kadar çok şey okudum ki hangisi daha destansı hangisi daha güzel ya da hangisi daha doğru emin olamıyorum... :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Antik çağda yaşamış kör bir ozanın (Homeros) derleyip dilden dile aktardığı bir destanın günümüze kadar ulaşabilmesi bile başarı aslında. Kimilerine göre Troya Savaşı diye bir savaş yok. Hayal ürünü:)

      Sil
  3. Merhabalar.
    Troya'nın Atları ve At Başlı Testi başlıklı görsellerle zenginleştirilmiş yazınızı okudum. Troya, Truva, Troy vb. Bundan tam 3000 yıl öncesinin Truva Savaşının destanını Homerros'un İlyada'sında okuyoruz.

    Alman felsefeci ve ahlakçı Ludwig Feuerbach'da Antikçağ kaynaklarına göre ele aldığı "Tanrıların Doğuşu" adlı eserinde Truva Savaşı ve savaşa katılanlardan Homeros'un İlayda destanını kaynak gösterilerek bahsetmektedir.

    Ortaokulda öğrenci iken her hafta aldığım "Renkli Dünya Ansiklopedisi" isimli dergide okumuştum Truva savaşını. Hatırımda kaldığı kadarıyla Akhalılar'ın Truva atıyla ele geçirilen Truva'yı yerle bir ederlerken, Akhilleus'un Hektor'un oğlunun başını saray sütunlarına çarparak öldürdüğünden bahsediyordu. Oysa filmde Hektor'un karısı çocuğuyla birlikte gizli bir geçitten geçerek Truva'yı terk ediyordu.

    Yazınızda hem görsel, hem de metin olarak paylaştığınız At Başlı Testiyi ilk defa gördüğümü sanıyorum.

    Çok güzel bir Troya paylaşımı olmuş, elinize, emeğinize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Recep Bey,
      Konuyla ilgili detaylı bilgiye sahipsiniz, ne güzel. Hepsi aynı kapıya çıkan ve doğru kabul edilen o isimlerden başka bir de ''Troia'' var. Konuyla ilgili yazılarımda her birini kullandım sanırım. İlyada var bende. Odysseia'yı henüz almadım.
      Homeros, tıpkı Antik Yunan devletleri gibi günümüzde de Feuerbach'ın yaptığı şekilde o döneme ait her türlü bilginin kaynağı kabul ediliyor. Çünkü İlyada, edebiyatın hemen her türünü günümüze dek etkilemeyi başarmış en ünlü Antik Yunan destanı. Dokuz yıl süren Troya Savaşı’nın 51 günlük bir bölümünü manzum bir dille anlatıyor. Konu edilen döneme ışık tutan en gerçekçi eser, hatta Antik Yunan’da kutsal bir kitap sayılmış. Azra Erhat'ın eşşsiz çevirmenliğinin katkısı çok büyük tabii.

      "Renkli Dünya Ansiklopedisi" dergisinde okuduğunuz Truva yerle bir edilirken, Hektor'un oğlunun Akhilleus tarafından öldürülme detayını ilk kez duydum. Binlerce yıl önceki tarih mitolojiyle birleştiği için bazı detaylar değişebiliyor tabii.

      At başlı testiyi buraya gelmeden önce ben de hiç bilmiyordum. Gözüme pek estetik göründüğünü söyleyemeyeceğim. Süs olarak çok fazla detay var; ama atın detayları geri planda sanki. Fakat böyle bir gelenek var. Oldukça ünlü üstelik.

      Değerli ziyaretiniz, beğeni ve katkınız için çok teşekkürler. Selam ve saygılar.

      Sil
    2. Merhabalar.
      Kaç yıl önce olduğunu tam hatırlamamakla birlikte Çanakkale Savaşı ve Şehitlerimizle ilgili düzenlenen bir tur marifetiyle Çanakkale'yi gezerken bu atları gördüm fakat At Başlı Testiyle karşılaştığımı hatırlamıyorum. Zaten şehir içi gezimiz olmadı, daha çok savaşın yaşandığı cepheleri ve müzeleri gezmiştik.
      Cevab-i yorumunuz için teşekkür ederim.

      Sil
    3. Troya Antik Kenti'nde bulunan tahta at 1974'ten itibaren, Valilik Binası önündeki tahta at ise 2004'ten beri sergileniyor Recep Bey. At Başlı Testi Heykeli yazıda belirttiğim gibi 2017'den beridir orada. Demek ki sizin tura katılma tarihiniz en az 5 yıl önce gerçekleşmiş. Turla gelenler şehir içini çok nadiren geziyor. Şehir içindeki atı gördüğünüze göre kordonu da görmüşsünüzdür.
      İlgi ve katkınız için ben teşekkür ederim.

      Sil
  4. Beni bu Troya yazıları mahvedecek. Aşil kahramanım zaten, yıllar önce tendonu öğrenince pek hava atmıştım takım arkadaşlarıma. Bu yaz çok hevesliydim, çocuk gözümden Çanakkale ile yetişkin gözümden bir kolaj yapmayı ve yazmayı. Artık önümüzdeki yaza bakıyorum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Troya Destanı ve kahramanları öyle böyle değil ki. Bu topraklar destanlar yazılsın diye yaratılmış adeta.
      Bir büyük destan daha var tabii. Yalnızca bir dilim ekmekle karnını doyurup yırtılmış çarıklarıyla cepheden cepheye koşan, çarpıştıkları siperler arası mesafe yalnızca sekiz metre, yani ölüm kesin iken ve bir öndeki safta yer alan Mehmetçikler şarapnel, bomba ve kurşun yağmurları altında kurtulmamak üzere düşerken; üç dakika içinde öleceğini bile bile, düşenlerin yerini şimşek gibi alan kahramanlarımızın dünya tarihine kanlarıyla yazdıkları ''Çanakkale Geçilmez!'' destanı.
      Aşil tendonu terimi bence de pek hoş. Kullanmayı da severim. Çocukluk anılarınız destan yazılan topraklarla buluştuğunuzda kaleminizi feci tetikleyecek bence:) Ne kolajlar, ne seriler çıkarırsınız. Benim bile en çok yazdığım konu başlığıdır;)

      Sil