25/04/2021

Tepside Cevizli Sucuk

Bundan tam iki yıl önce Güneydoğu Anadolu gezisindeydim. Aklıma geldikçe 
''İyi ki'' dediğim, fırsat bulduğum an hiç düşünmeden yine gidip görmek istediğim o kadim, otantik, muhteşem bölgemizde. 
En kısa deyimiyle; Mezopotamya'daydım. 

Her sabah başka bir şehirde uyanmak, o gün orada gezip görüleceklerin heyecanını yaşamak o kadar güzeldi ki. Tam bir ''Anlatılmaz, yaşanır'' durumu. Pandemi bittiğinde seyahat fırsatı bulacak olanlara önerimdir. Güneydoğu'ya gidin. Asla pişman olmayacağınızdan emin olabilirsiniz.

İki yıl önce tam da bugündü sanırım. Mardin'den Midyat'a gelmiştik. Sokaklarda bol miktarda ''cevizli sucuk'' satılıyordu. O kadar lezzetliydi ki anlatamam. Tadına doyamadık. Aynı lezzette olanına da bir daha hiçbir yerde rastlamadık. Tesadüfe bakın ki bugün öğlene doğru TV'deki belgesel kanallarından birinde cevizli sucuk, kömbe ve pestil yapımı anlatılıyordu. İpe dizilenler, dut pestilini üçgen katlayarak içi cevizli sarması yapılanlar.  
Bunlar yapılırken ana madde pekmez ve nişasta idi. Sucuklu cevizin tarifi belki internette ölçüleriyle birlikte vardır, diye düşündüm ve ta taaam! Buldum tabii ki. Yapımı çok kolay görünüyordu. Evde pekmez de vardı nişasta da. İnanır mısınız, 15 dakikaya kalmadı bile. O kadar kısa sürede yapılıyor. Sevenlere duyurulur.

Tarifte cevizler önce ipe geçiriliyor, sonra hazırlanan pekmezli sosa batırılıyor. İpe ne gerek var, diye düşünüp pekmezli sosun yarısını ıslatılmış borcama dökerek işe başladım. Üzerine bol miktarda parçalanmamış ceviz döşedim. Sosun kalanını da üzerine döküp soğumaya bıraktım. Soğuyup katılaşınca düz bir tabağa alt tarafı üste gelecek şekilde çıkardım. Sonra da dilimledim.

Malzemeler
3 su bardağı üzüm pekmezi
 1/2 kg ceviz içi 
4 su bardağı su 
1/2 su bardağı nişasta 
1/2 su bardağı un 
1/2 su bardağı toz şeker 
(Kullandığınız pekmeze göre daha az ya da sıfır şeker olabilir)

Pekmez ve su bir tencereye alınıp  orta ateşte kaynamaya bırakılır. Kaynamaya yakın karışımdan 1 su bardağı kadar alınıp bir karıştırma kasesine aktarılır. Kasedeki bu pekmezli suyun içine un ve nişasta yavaş yavaş eklenir. Pürüzsüz hale gelene kadar iyice karıştırılır. Ocakta kaynamakta olan pekmezli suyun içine şeker ilave edilip eriyinceye kadar karıştırılır. İçine kasedeki nişastalı-unlu karışım yavaş yavaş ilave edilip hızlı hızlı ve sürekli karıştırılır. Kaynadıkça koyulaşan pekmezli karışımın altı kapatılır.

Bu haliyle, bekledikçe daha da katılaşan son derece hafif ve keyifli bir tatlı oldu. Ben deneyimlemek adına ölçüleri küçülterek yaptım. Ölçü olarak su bardağı yerine küçük boy kahve fincanı kullandım. Sonuçtan çok memnun kaldım. Tavsiye ederim. 
(Kaynak: yemek.com)

*   *   *

Daha sonra fındıkla denemiş olduğum ve pek yakışmadığını söyleyebileceğim deneme. Cevizlisi kesinlikle daha güzel...

*   *   *


Bu da, merak edenler için; 
merserize ipten başladığım ve birkaç kez söküp-ördüğüm siperli şapkanın bitmiş hali. 

Kalın sağlıcakla...

*   *  *


31 yorum:

  1. Elinize sağlık, güzel görünüyor. Afiyet olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Lezzeti de tahminimden çok daha güzel oldu.Teşekkür ederim.

      Sil
  2. Bizde bu kış bol bol yedik bu sucuktan.
    :))
    Eşimin bir arkadaşı satıyormuş. O vesile ile bol bol yemiş olduk. Keşke oğlumda yiyebilse idi. Alerjisi var cevize. Kız ceviz sever ama o bu haliyle yemedi nedense.
    Fikir iyi aslında ve pratik.
    Afiyet şifa olsun Inşaallah.
    Şapkayı da sağlıklı günlerde takmak nasip olsun. Güzel olmuş.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Afiyet olsun:) Tiryakilik yapan bir özelliği var sanki. Kış gecelerinde çok keyifli oluyor. Biz de gelirken neden almadık diye üzülmüştük.
      Ceviz alerjisi hiç duymamıştım. Zamanla geçer dilerim.
      Aşırı derecede kolay bir tarif. Hazır puding yapımı kadar kolay. Ramazan ayı olunca yazmadan duramadım. Belki size de cazip gelir.

      Şapka pandeminin sıkıntısından. Uydurdum bir şeyler. Altı şiş, üstü tığla:)
      İyi dilekler için çok teşekkürler.

      Sil
  3. Çok sevdiğim tatlardan biri ve tarifin bu kadar kolay olabileceği hiç aklıma gelmemişti:-)) Güneydoğu ve Doğu Anadolu benim en çok merak ettiğim bölgeler.. Özellikle tarihi yerler açısından büyük bir isteğim var. İnşallah nasip olur:-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de öyleydi. Kolay oluşuna ben de çok şaşırdım:)
      O zaman mutfak dolabında 1 kavanoz pekmez, 1'er küçük kavanoz un ve nişasta yan yana dursun. Arada kendiniz de el atıp kolayca yaparsınız. Bartu da çok sever bence:)
      Güneydoğu Anadolu tam bir hazine özellikle. Turla giderseniz istediğiniz her yeri gezememe dezavantajınız oluyor. Zaman yetmiyor çünkü. Bence bu ara plan program yapmaya başlayın. Misal; Urfa ve Gaziantep için ayrı ayrı gidilmeli bence. En az 2 -3 gün kalınmalı. Oralara gittiğinizi, yazılarını okuyup çektiğiniz fotoğrafları görmek de bize nasip olur inşallah:)

      Sil
  4. Sahi mi öyle oldu? Doğrudur, inanırım. Benim de o belgeseli izlemeden önce hiç aklımda yoktu çünkü. Bu işte bir iş var dedim. Demek ki cevizli sucuk yıldönümümmüş bugün. Hatırlamam, hatta tarifini bulup kolayca yapmam gerekiyormuş.
    Pekmez doğalsa daha da leziz oluyor. Bir dahaki sefere dut pekmezinden yapmayı düşünmüştüm ben de. Millet şeftaliden falan pestil yapmıştı 2 yıl önce. Bu yıl ben de deneyeyim. Belki sonra da cevizli sarma yaparım böyle üçgen üçgen. Ah pandemi ahhh!!
    Sen de kesin yapacaksın o zaman Ausecim. Çok beğeneceksin bence. Ellerine sağlık şimdiden ve afiyetler olsun. Kıvamı epey koyulaşmadan altını kapatma sakın. Benimki biraz daha kaynasa olacakmış mesela. Zamanla elimiz alışır artık.
    Şapkayı beğendiğine çok sevindim Ausem. Çok teşekkür ederim. Giymeye hiç fırsat yok lakin. Evde mahkum hayatı var çokça. İnşallah en kısa zamanda hepimiz birden kurtulacağız. Benden de çok kocaman sevgiler😊💐💐💖💖

    YanıtlaSil
  5. Sucuklu cevizi nasıl severim. Gece gece resmen yutkundum:) evde malzemeler varken, deneyeyim ben de:) tarifi kolaymış. Bu arada siperli şapkan tahmin ettiğim gibi bitmiş, o da şahane olmuş, güle güle kullan canım. Maşallah sana! ellerine, emeklerine sağlık Zeugmacığım. İyi haftalar diliyor, sevgilerimi gönderiyorum. Sağlıkla, esenlikle, sevgiyle kal... ★❤★

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Seviyorsan mutlaka dene o zaman Esinciğim. Kesinlikle çok beğeneceksin. Lokum yapılırken de nişasta ana madde, bilirsin. İnan lokumdan daha leziz oldu. Dilersen üzerine ya da içine ceviz yerine fındık ya da Antep fıstığı kullanabilirsin. Çok teşekkür ederim. Youtube videoları sağ olsun. Siperli şapkaları birebir öğreten hanımlar var. Tığla ve delikli model, havadar olsun dedim; ama açık havaya kapalıyız artık. Kısmet:)
      Sana da iyi haftalar olsun. Sağlıkla, huzurla, keyifle geçirmen dileğiyle, sevgiler Esinciğim...😊💐💐💖💖

      Sil
  6. Gidemediğim tek bölge, inş ilerde güzel bir tur yapmayı planlıyoruz, inş kısmet olur:)
    Elinize sağlık bu arada:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu dileğiniz en kısa zamanda gerçek olsun dilerim. Kızçelerle birlikte harika bir tur gerçekleştirin inş:)
      Çok teşekkür ederim:)

      Sil
  7. Güneydoğu Anadolu'yu gezmeyi hep öteledik, yok sıcaktı, yok uzaktı diye. Geçerse bu zamanlar aklımda , tabii kısmet olursa.
    Cevizli sucuk sevilmez mi? Bayılırız. Tarifi kolaymış, denemeli, teşekkürler.
    Şapka da çok şık, rengi de çok hoş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öteleyince olmuyor işte. biz de çok ötelemiştik. Nisan sonu-mayıs başı en uygunu. O tarihten sonrası Urfa falan 40 derecenin altına inmiyormuş. İnşallah kısmet olur.
      Evet ya, cevizli sucuğu sevmeyen yok. İsteyen cevizleri ipe dizerek ve güneşte kurutarak da yapabilir ama ben pratiğe döktüm. Çok leziz oluyor. Yarım ölçüyle başlayıp mutlaka deneyin. Haki favori rengimdir, bayılırım. Çok teşekkürler, sevgiler...

      Sil
  8. Ellerinize sağlık bu ne hamaratlık böyle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.
      Hamaratlıkla ilgisi yok inanın. Çok kolay yapılıyor çünkü:)

      Sil
  9. Cevizli sucuk yapımı çok kolay ve bitmiş hali de muhteşem görünüyor. Elinize sağlık, afiyet şeker olsun:)
    Ben de hiç görmediğim Güneydoğu bölgesini ve çok görmek istiyorum gerçekten.
    Kim bilir belki bir gün :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoş geldiniz. Çok teşekkürler beğeniniz için. Lezzet de 10 numara. Aklınızda olsun.
      Güneydoğu'ya gitmeden ülkesini tam manasıyla tanımış olmuyormuş insan. En başta bunu öğrendim. Merakla, keyifle, zevkle geçti her bir dakikası. Dilerim sizin de gerçek olsun bu isteğiniz:)

      Sil
  10. Ben geçen yıl yapmayı çok istedim ama öğrendiğimde geç kalmıştım. havalar serinlemişti. Bu yıl az miktarda yapıp bir deneyimleyelim seninle o halde Ausecim. Bence çok güzel oluyordur:) Tekrar teşekkür ederim güzel şefime😊💖💖

    YanıtlaSil
  11. Mardin'in en güzel yerlerinden birine gitmişsiniz tabi ki de orası Midyat :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Midyat farklıydı gerçekten. Akşam olup da hava karardığında sokaklar ciğer kebapçıyla, başında insanlarla doluyor. Konakları da şahaneydi:)

      Sil
  12. Ben her ne kadar Kayserili olsam da hep derim "Güneydoğu Anadolu kızıyım ben." diye. Ah,çok severim oraları. Oldukça mistik,huzurlu hissettiren tuhaf bir havası vardır.
    Cevizli sucuk pek severim ben. Yapımı kolaymış fakat o marifet pek yok yinede bende :):)
    Elinize,emeğinize sağlık. Afiyet olsun.🌸💐💓

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şansınıza Kayseri çok yakın oralara. Havası, suyu çekiyor demek ki. İşte o mistik ve otantik hava huzurlu, mutlu hissettirdi demek ki. Biz de çok sevdik. Yine yeniden gitme isteğiyle doluyuz:)
      Sucuklu ceviz sevmeyen çıkmadı. Kolay, evet. Tatlı krizi geldiğinde belki birgün denemek isterseniz, belli mi olur.
      Çok teşekkür ederim, sevgilerle...💐💐💓

      Sil
  13. O bölgelere bende kapsamlı bir tur yapacağım. Askerliğimi D Bakır'da yapmıştım. Orası da çok güzeldi. Cevizli sucuğa da bayılırım. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşallah bu dileğiniz gerçek olsun. Pandemi bittiğinde bütün sıkıntınızı atıp huzurla dolup, bol bol cevizli sucuk yiyip gelin. Diyarbakır güzeldir mutlaka. Fakat bizim programımızda yoktu. İçinden geçtik, geçerken de havaalanını gördük:)

      Sil
  14. Şapkanın modeli de rengi de çok güzel. Cevizli sucuğu çok severim, bir gün denerim bu tarifi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Handan, beğenmiş olmana sevindim
      Kim bilir belki yine Metoş yapar cevizli sucuğu. Cheesecake yaptığı gibi, keyifle:)

      Sil
  15. Rastladınız mı bilmiyorum ama gelenekselde üzümler şarap yapımı gibi çiğnenir, sonra kazanlarda bulamaç haline getirilir, bir kısmı pestil yapımında kullanılırken diğer bir kısmı da cevizli sucuk için ayrılır, sonra cevizli sucuğu ipe geçirip kuruturlar; onun daha kalın, yine üzümden yapılmış bir dış kılıfı olur ve öyle kurutulur; isterseniz kolayca ayrılan koruyucu ve nispeten kalın dış kabuğu ayırıp yersiniz, ya da atarsınız. İç her zaman daha yumuşak ve cevizlidir elbette. Aslında bu cevizli sucuğun Elazığ, Tunceli yöresindeki adı Orcik'tir. Batıya geldikçe de adı Köme olur. Adından kaynaklı olarak -yöredeki eski nüfus durumlarını da düşününce- muhtemel ki Gürcü veya Ermeni mutfağından geçmedir, diye düşünürüm. Babannem güz döneminde gider ürünlerden alır, sandığında saklar, kış akşamları dut kuruları ile birlikte, şölen yaşatırdı, oradan biliyorum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne kadar güzel anlatmışsınız. Büyük bir ilgiyle okudum.
      Pekmez yapımının detaylarını biliyordum. Yapılışını bizzat görmesem de gerek belgesellerde, gerekse bağları olan bir arkadaşımın anlattıklarından. Annesinin lastik çizmeler giyip üzümleri çiğnediğinden, çıkan üzüm suyuna pekmez toprağı (aktoprak) katılması gibi bazı işlemleri olduğundan, asla şeker katmadıklarından bahsederdi. Böylece ''hakiki pekmez'' elde ettiklerinden. O nedenle piyasadaki pekmezlerden 3 misli fazla fiyatta satarlardı ve ellerindeki pekmezler hemen biterdi. Cevizli sucuk yapımını da oldukçu detaylı biçimde bir belgeselde izlemiştim. İpe dizilmiş cevizleri ara ara pekmezli sosa batırıyorlar ve güneşe asıyorlar, kuruyunca tekrar sosa batırıp tekrar asıyorlardı. Sosun içeriğini bilmiyorum bu arada:)
      Sizin anlattığınız detayları da bilmiyordum. Bulamaçın ikiye ayrıldığını. Bu demektir ki pekmez yapan mutlaka cevizli sucuk da yapıyor. Oh, misss gibi:) Marketlerde satılan cevizli sucaklarda aradığım lezzeti bulamadım ben. Midyat'ta satılanların yanından bile geçemezler. Ancak, markettekilerde en az iki kat dış kılıf olduğunu farkettim. Atılacak gibi durmuyordu, her tarafı yenebiliyordu lakin:) Cevizli sucuğun tarihçesini de öğrendim sayenizde. Gürcü ya da Ermeni mutfağından olması muhtemel tabii. Babaanneniz de sizin gibi ağzının tadını biliyormuş. Kışın şölen yaşamak ve yaşatmak adına yolcuğa çıkması, sandığa koyup saklaması ne harika detaylar. Dün tam kapanma için alışverişe çıkmıştık. Dut kurusu da almıştım. Şimdi gidip biraz hurma ve dut kurusu yemem gerek. Fazlasıyla canım çekti çünkü:)
      Verdiğiniz bu değerli bilgiler için çok teşekkür ederim..😊🙏

      Sil
    2. Not: Bir ara Bozcaada'daki şarap yapımının detaylarını video + fotoğraf çekimleriyle anlatmayı düşünüyordum. Üzüm deyince aklıma geldi yine:)

      Sil
    3. Üzüm çıplak ayakla çiğnenirdi... yazları giderdik, dolayısıyla dam üstünde imeceye katılıp çiğnemişliğim çoktur.:) Pestilin erikle ve dut ile yapılanı da vardır ve -ağırlıkla erik pestilinde- dokusuna uzunlamasına ikiye bölünmüş çiğ badem koyulur. Hiçbir aşamada doğal olmayan bir şey kullanılmazdı, dolayısıyla şu hazır satılanlardaki plastik görüntü oluşmaz renk üzümün rengine yakın olurdu. Ek olarak da şunu gözetmek lazım, yoğun ve kadim bağlara sahip yörenin çok çeşitli üzümleri olmasının yanısıra iki de starı var: Öküzgözü ve Boğazkere:)

      Aklınıza gelense heyecanlandırdı, yazmalısınız!:)

      Sil
    4. Ayyy, çıplak ayakla deyince içim ürperiyor nedense:)) Her halde imece üyelerinin her birinin ayakları dezenfekte ediliyordur. Çiğnendikten sonra çıkarılan su uzun süre kaynayacak zaten. 2 gün önce epey bir dut pekmezi aradım ama bulamadım. Çok lezzetli olduğunu biliyorum; ama piyasada pek yok. Pestili kim bilir nasıl lezizdir.
      Sizin çocukluğunuz tam bir festival havasında geçmiş. Bademli erik pestili de nefistir. Bence sizin damak tadınızın gelişmesi çocukluğunuzdaki ritüeller sayesinde. Babaannenizin de katkısı büyük. Lezzetin bir numaralı sebebi ise yörenin havası ,suyu ve güneşiyle büyüyen üzümleri tabii ki. İsimlerini ilk kez duydum:)

      Eh, o zaman ben de Bozcaada'nın ünlü üzümleri, şarap yapımı ve hatta festivali ile ilgili görsel ağırlık lıo yazımı en kısa zamanda hazırlayayım:)

      Sil