2023/05/01

Viking Star Yolcusu Kalmasın!

Viking Star, Viking sınıfı kruvaziyer gemilerinin lideri. Viking Cruises'ın bir bölümü olan Viking Ocean Cruises tarafından işletilen bu türden ilk gemi. Nisan 2015'te hizmete girmiş. 2016'da da Viking Star sınıfı iki kardeş gemi olan Viking Sea ve Viking Sky, Viking Ocean Cruises filosuna katılınca üst sınıf ve lüks yolcu gemileri arasındaki farkı ayırt etmek epey zorlaşmış. 

Viking Ocean'ın ilk okyanus yolcu gemisi olan 928 kişilik Viking Star buna bir örnek. 

Viking Cruises, 2015 yılının ortalarında tüm kamaraları balkonlu olan Viking Star'ı piyasaya sürdüğünde çoğu seyahat eleştirmeni tarafından derhal üst sınıf bir yolcu gemisi olarak kategorize edilmiş. Sözün özü; Viking Star ile Akdeniz'de 12 gün dolaşırken yepyeni ve büyüleyici lüks bir yolcu gemisindeymiş gibi hissetmek kaçınılmaz.

Şimdi zannedeceksiniz ki böyle bir yolcu gemisiyle seyahat etme planım var. Vardı aslında. Pandemiden sonra yapılacaklar listesine eklemiştim. ''Hayat boşmuş,'' diyordum. ''Fırsat buldukça gezip eğlenmeli.'' Hayallerim arasında en çok da Santorini'yi görmek vardı mesela. Fakat o bölgeyi gezip gelen bir arkadaş göründüğü gibi masalsı olmadığını, yerleşik bölgeye arka taraftaki kayalık kısımdan eşeklerin üzerinde çıkıldığını söyleyince birdenbire gözümden düştü:) Yine de görmeyi isterim tabii. Beni durduran ne biliyor musunuz? Gemiyle giderken ya denizden birdenbire bir tsunami yükselirse? Evet, ne yazık ki Hatay bölgesindeki depremden sonra yerimden kıpırdayasım yok henüz. Aklıma kötü kötü senaryolar geliyor. İnsanların onca yaşadıklarından sonra hem içimdeki istek törpülendi hem de korkularım var. ''Olacak varsa her yerde olur'' diye bir söz de var; ama durumum bu ne yazık.

Norveç bayraklı gemiyi araştırma nedenim bu fotoğraflarda efendim. Cumartesi günü kordon bölgesinin her noktasında onlarla birlikteydik. Kafeteryada ve öğretmenevinde çay-kahve içerken, alışveriş ederken. Viking Star yolcu gemisinin yolcuları onlar. Büyük çoğunluğu 70 yaş üzeri. Kuşadası bölgesinden buraya gelmişler. 4 saat kadar molaları vardı. Buradan da İstanbul'a götürecek gemi onları. 

Kaybolmamak için rehberlerin elindeki üzerinde grup numarası yazan küçük tabelalar işe yarıyor. Cebinde katlanabilir baston vardı çoğunun. Bazıları aşırı yaşlı, bazılarını da destek almadan yürümek zorluyor demek ki. Çok gezen insan genç olsa da zorlanır ki. Ayaklarına karasular iner. Bu atasözleri hiç boşuna değil zaten.

Atın önü en bilindik toplanma yeri. Burada kendilerini limana götürecek otobüslerini beklerken bol bol simit ve pamuk şeker yediler. Hem de bayıla bayıla:) Onlardan hemen sonraki motosikletlilerin neden burada olduklarını bilmiyordu hiç kimse. Belki Truva Atı ile hatıra fotoğrafı çektirmek için uğramışlardır merkeze.

Akşama doğru eve dönerken yeşil alanları gözlemledim biraz. 365 gün açmış olan ebegümeci ve daha düne kadar kilosu 1000 TL olan erikler dikkat çekiciydi. Al sana erik. Kocaman olmuşlar bile. Ne oluyor öyle 1000 liraya erik falan? 1 liraya verseler yemem zaten. Hem erikle aram pek iyi değil, hem de ödenecek fiyat kimsenin oyuncağı değil. 

Elma ağacı çiçeklenirken malta erikleri olgunlaşmış durumda.

Buz çiçeği imiş hızla uzayıp etrafı sarmalayan bu güzelliğin adı. Birkaç çeşidi varmış. Parlak renkli çiçekleri ile ortamı şenlendiren, ılıman havalara uyum sağlayan, çok yıllık, yayılımcı bir tür. Buz çiçeği ne alâka peki? Üzerindeki ışığı buz kristallerini andıran biçimde yansıtan ufacık tüyleri olduğu içinmiş. Sukulenti andıran etli yapraklara sahip bir güzellik.

Pazara da uğrayayım dedim. Bu kahverengi domatesler çok lezzetliymiş ama almadım. Rusya'da "Black Tomato" denen yerel ve kahverengi bir domates türünden geliştirilerek üretimine başlanmış. Bu arada, pazarcıların çocukları kasaları ters çevirmiş, evcilik oynuyorlardı. Emekçi çocuğu olmak böyle bir şey.

Kedişlerim, güzellerim, alınlarında şimşek deseni taşıyanlarım. Tam eve girerken boynu bükük kalanım:)

1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı kutlu olsun.

İyi haftalar dilerim...