Yarın 11 Eylül..11 Eylül 2001'de dünyayı büyük bir şaşkınlık içinde bırakan ve Dünya Ticaret Merkezi'ni hedef alan saldırıların yıldönümü..
Bu saldırılar sonrasından günümüze kadar geçen zaman içinde ABD içinden ve dışından çeşitli kişi ve gruplar tarafından,bu olayın Amerikan hükümetinin kendisi veya gizli servisleri tarafından düzenlendiğine dair çeşitli komplo teorileri ileri sürülüyor ve halen tam bir netliğe kavuşmuş değil.
11 Eylül'ün 5.yılında 20'li yaşlarda üç genç tarafından hazırlanan ve bu saldırıyı konu edinen bir belgesel var.''Loose Change'' isimli bir saatlik bu video çok büyük bir yankı uyandırıyor.
Milyonlarca kişinin izlediği bu belgesel saldırıların arkasında Usame Bin Ladin ve El Kaide'nin değil,ABD ve ekonomik güç merkezlerinin olduğu teorisini savunuyor ve dönemin başkanı Bush ve üst düzey yöneticilerin çelişki dolu açıklamalarıyla başlıyor.
Ari Fleischer - Dönemin Beyaz Saray Sözcüsü:
-"Hiçbir uyarı yoktu"
Condoleezza Rice - Dönemin Milli Güvenlik Danışmanı:
-"Bu insanların bir uçağı alıp Dünya Ticaret Merkezi'ne çarptıracağını kimse tahmin edemezdi"
Donald Rumsfeld - Dönemin Savunma Bakanı:
-"Pek çok uyarı vardı"
Ve yine belgeselde Nisan 2001'de Usame bin Ladin'in Dubai'deki Amerikan Hastanesi'nde CIA'nın bölge şefi tarafından ziyaret edildiği,24 Temmuz 2001'de Dünya Ticaret Merkezi'nin sahibi Larry A. Silverstein'in olaydan 6 hafta önce kuleleri 99 yıllığına kiraladığı,11 Eylül'den önce milyarlarca dolarlık altının Dünya Ticaret Merkezi'nden çıkarıldığı,büyük meblağlardaki sigorta poliçelerinden faydalanabilecek kişilerin kulelerin yıkılacağından önceden haberdar olduğu gibi çok çarpıcı gerçekler var.
Amerika Hükümeti olayı Dünya Ticaret Merkezi'nin kuzeyine çarpan uçak,güneyine çarpan uçak,Pensilvanya'ya düştüğü iddia edilen ve bir de Pentagon'a çarptığı iddia edilen toplam 4 uçağı ''Amerika'da sivilleri ve askerleri hedef almış ''bir dizi terör saldırısı olarak açıklamıştı.
Oysa ki gençlerin çektiği ''Loose Change'' adındaki bu belgeselde ve New York Times tarafından yapılan bir ankete göre de Amerikan vatandaşlarının % 75'i ABD Hükümetinin kesinlikle yalan söylediğinden şüphelenmekte.
Amerika gibi dünyaya hakimiyet kurmuş böylesine büyük bir devletin söylediği yalan da çok büyük oluyor demek ki..Ne hikmetse kendi vatandaşları tarafından ortaya delilleriyle sürülen gerçeklere rağmen vurdumduymaz tavrını devam ettiriyor.
Ve halen olayın kendi istediği biçimdeki yorumlamasında ve açıklamasında bir değişime gitmeye hiç niyeti yok..