Bundan üç beş yıl öncesi medyada ara sıra rastladığımız ''Kontör Dolandırıcılığı'' haberleri bu günlerde inanılmaz bir ivme kazanmış durumda.
Cep telefonlarımıza sık sık ''bilmem kaç kontör kazandınız'' içerikli esrarengiz mesajlar gelmeye başladı. Prof.Dr.Canan Karatay'ın yakın bir geçmişte yaşadıklarını duymayanımız var mı?
Yaşadığım şehirde ve yakın çevremde son iki ay içinde bu şekilde dolandırılmış onlarca mağdur var. İçlerinde emeklilerden ev hanımlarına, devlet memurlarına kadar her türden vatandaşın bulunduğu bu insanlar panik yapıp ne yazık ki dolandırıcıların istediği yönde hareket etmiş durumda.
Dolayısıyla İl ya da İlçe Emniyet Müdürlükleri yazılı uyarı metinleri bastırıp halka dağıtıyor. İki gün gün önce posta kutusunda bulduğum metin durumun vehametini gösterir nitelikteydi. Vatandaşlara bu tür aramalarla ya da çağrılarla karşılaştıklarında cevaplandırmamaları gerektiği, şüpheli durumda cihazlarını kapatmalarında yarar olduğu, arayan her kişiye inanıp itibar etmemeleri ve duyarlı olup en yakın emniyet birimine başvurmaları öğütleniyordu.
Cep telefonuna çağrı gönderdikleri vatandaşlarla bağlantı kuran kimliği belirsiz kişi veya kişiler, ağlarına düşürdükleri telefon kullanıcısına,''Telefonunuzdan şu albaya küfür içerikli mesajlar atılmış'' veya ''Şu isimdeki hakim (ya da savcının) eşi bu telefon numarasıyla taciz edilmiş'' türünde cümlelerle korku ve paniğe yol açtıktan sonra ''Hakkınızda soruşturma ve tazminat davası açılmış'' şeklinde devam ederek dinleyen kişinin korkusunu pekiştirip, akabinde yardımcı olacaklarını ekliyor ya da ''Sizin de dahil olduğunuz bazı vatandaşların cep telefonu numaralarını sizin adınıza teröristler kullanıyor. Çok fazla konuşma yapılmış. Size yüklü miktarda fatura gelecek. Biz şahısları tespit etmek için Türkiye genelinde operasyon yapacağız. En yakın bayiye gidin ve size yazacağımız cep telefonu numaralarına en az şu miktarda kontör yükleyin. Operasyon bittikten sonra biz size haber vereceğiz. Devlet size masrafları ödeyecek,'' benzeri cümlelerle veya yine cep telefonlarına ''ödül kazandınız'' şeklinde mesaj atarak, karşıdaki kişi arayıp ne ödülü kazandığını sorduğunda ''yüklü miktarda para ödülü olduğunu, ancak ödülü alabilmek için belirttikleri sayıda kontör kartı alıp şifresini göndermeleri gerektiği'' şeklindeki söylemlerle yaptırımda bulunuyorlar. Ayrıca;
-Telefonunuza bırakılan çağrıyı aradığınızda inandırıcı olmak adına karşı taraftan polislerin kullandığı telsiz anonsu sesleri gelebiliyor. Arayan kişi kendini örneğin ''İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden Başkomiser Ahmet Aydın'' olarak tanıtıp gizli bir soruşturma yaptıklarını, telefon numaranızın kopyalanıp suça karıştığını, kopyalayan kişinin bulunması için istediklerini yapmanız gerektiğini söyleyip sizi hiç şüphelendirmeden 2 saat süren bir konuşmaya muhatap edip yüzlerce soru sorabiliyor, sizi adeta hipnoz altına alabiliyorlar.
-Telefonunuzu bu esnada hiç kapatmamanız gerektiğini, aksi takdirde kopyalanan numara ile bağlantının kopabileceğini bildiriyorlar. Soruşturmanın çok gizli yürütüldüğünü, bu nedenle hiç kimseye bir şey söylememeniz gerektiğini, bulunduğunuz yerden çıkıp örneğin en yakın markete gitmenizi, daha sonra ne yapacağınızı söyleyeceklerini ekliyorlar.
Çok dikkatli ya da eğitimli kişilerin kandırılamayacağı gerçeğini kabul etsek bile ne yazık ki bu şekilde dolandırılanların içinde sayısız üniversite mezunu var. Uyarıların yaygınlaşmasının mağdur sayısında epey bir düşüşe neden olacağı kesin görünse de kırsal kesimlerde bu uyarılardan habersiz ve böyle bir tuzağa kolaylıkla düşebilecek hatırı sayılır miktarda vatandaş mevcut.
Görsel: www.zimbio.com
(EK: Hürriyet Gazetesi'nin konuyla ilgili DİKKAT! SİZ BU TUZAĞA DÜŞMEYİN! başlıklı haberi)
Cep telefonlarımıza sık sık ''bilmem kaç kontör kazandınız'' içerikli esrarengiz mesajlar gelmeye başladı. Prof.Dr.Canan Karatay'ın yakın bir geçmişte yaşadıklarını duymayanımız var mı?
Yaşadığım şehirde ve yakın çevremde son iki ay içinde bu şekilde dolandırılmış onlarca mağdur var. İçlerinde emeklilerden ev hanımlarına, devlet memurlarına kadar her türden vatandaşın bulunduğu bu insanlar panik yapıp ne yazık ki dolandırıcıların istediği yönde hareket etmiş durumda.
Dolayısıyla İl ya da İlçe Emniyet Müdürlükleri yazılı uyarı metinleri bastırıp halka dağıtıyor. İki gün gün önce posta kutusunda bulduğum metin durumun vehametini gösterir nitelikteydi. Vatandaşlara bu tür aramalarla ya da çağrılarla karşılaştıklarında cevaplandırmamaları gerektiği, şüpheli durumda cihazlarını kapatmalarında yarar olduğu, arayan her kişiye inanıp itibar etmemeleri ve duyarlı olup en yakın emniyet birimine başvurmaları öğütleniyordu.
Cep telefonuna çağrı gönderdikleri vatandaşlarla bağlantı kuran kimliği belirsiz kişi veya kişiler, ağlarına düşürdükleri telefon kullanıcısına,''Telefonunuzdan şu albaya küfür içerikli mesajlar atılmış'' veya ''Şu isimdeki hakim (ya da savcının) eşi bu telefon numarasıyla taciz edilmiş'' türünde cümlelerle korku ve paniğe yol açtıktan sonra ''Hakkınızda soruşturma ve tazminat davası açılmış'' şeklinde devam ederek dinleyen kişinin korkusunu pekiştirip, akabinde yardımcı olacaklarını ekliyor ya da ''Sizin de dahil olduğunuz bazı vatandaşların cep telefonu numaralarını sizin adınıza teröristler kullanıyor. Çok fazla konuşma yapılmış. Size yüklü miktarda fatura gelecek. Biz şahısları tespit etmek için Türkiye genelinde operasyon yapacağız. En yakın bayiye gidin ve size yazacağımız cep telefonu numaralarına en az şu miktarda kontör yükleyin. Operasyon bittikten sonra biz size haber vereceğiz. Devlet size masrafları ödeyecek,'' benzeri cümlelerle veya yine cep telefonlarına ''ödül kazandınız'' şeklinde mesaj atarak, karşıdaki kişi arayıp ne ödülü kazandığını sorduğunda ''yüklü miktarda para ödülü olduğunu, ancak ödülü alabilmek için belirttikleri sayıda kontör kartı alıp şifresini göndermeleri gerektiği'' şeklindeki söylemlerle yaptırımda bulunuyorlar. Ayrıca;
-Telefonunuza bırakılan çağrıyı aradığınızda inandırıcı olmak adına karşı taraftan polislerin kullandığı telsiz anonsu sesleri gelebiliyor. Arayan kişi kendini örneğin ''İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden Başkomiser Ahmet Aydın'' olarak tanıtıp gizli bir soruşturma yaptıklarını, telefon numaranızın kopyalanıp suça karıştığını, kopyalayan kişinin bulunması için istediklerini yapmanız gerektiğini söyleyip sizi hiç şüphelendirmeden 2 saat süren bir konuşmaya muhatap edip yüzlerce soru sorabiliyor, sizi adeta hipnoz altına alabiliyorlar.
-Telefonunuzu bu esnada hiç kapatmamanız gerektiğini, aksi takdirde kopyalanan numara ile bağlantının kopabileceğini bildiriyorlar. Soruşturmanın çok gizli yürütüldüğünü, bu nedenle hiç kimseye bir şey söylememeniz gerektiğini, bulunduğunuz yerden çıkıp örneğin en yakın markete gitmenizi, daha sonra ne yapacağınızı söyleyeceklerini ekliyorlar.
Çok dikkatli ya da eğitimli kişilerin kandırılamayacağı gerçeğini kabul etsek bile ne yazık ki bu şekilde dolandırılanların içinde sayısız üniversite mezunu var. Uyarıların yaygınlaşmasının mağdur sayısında epey bir düşüşe neden olacağı kesin görünse de kırsal kesimlerde bu uyarılardan habersiz ve böyle bir tuzağa kolaylıkla düşebilecek hatırı sayılır miktarda vatandaş mevcut.
Görsel: www.zimbio.com
(EK: Hürriyet Gazetesi'nin konuyla ilgili DİKKAT! SİZ BU TUZAĞA DÜŞMEYİN! başlıklı haberi)
Sevgili Zeugma'cığım,bu haberler tv ler ve gazetelerde o kadar çok yer alıyor ki insanlar hala nasıl inanıyor şaşırıyorum.Hele Canan Karatay'ı duyunca resmen güldüm vatanı kurtarmak sana mı kaldı diye:)
YanıtlaSilCanan Hanım gazetelere manşet olduğunu görünce ağlamış zaten. Çok üzüldüm.
SilKim bilir nasıl bir prosedür uyguladılar kadıncağıza...
Son birkaç haftadır benim telefonuma da değişik içerikli mesajlar geliyor.
Bu mesajlar ''Değerli müşterimiz'' ya da ''Değerli abonemiz'' diye başlıyor. Ve içerik olarak abonesi olunan telefon şirketinin gönderdiklerine çok benziyor.
Dolandırıcıların uyguladığı (yazıda bahsettiklerime benzeyen) yüzlerce senaryosu var diye düşünüyorum. Çok dikkatli olmak lazım. Şakası yok..
Bana gönderilen son mesaj 053706...... diye başlayan bir numaradan..
'Değerli Müşterimiz, hesabınıza 200TL değerinde 500 dk hediye tanımlanmıştır '' diyor ve 0850.. ile başlayan bir numara ile bitiriyor.
200TL değerinde 500 dk???
Bu ne demek diye oradaki numarayı arasam kim bilir neler olacak?
Belki de virüs falan gönderip banka şifrelerime kadar ulaşacaklar.
Rehberde kayıtlı olmayan hiçbir numarayla ilgilenmemek lazım sevgili Bedişciğim. Hemen silmek lazım...
Özetle; oldukça can sıkıcı bir durum. Ve çok tehlikeli...
O yüzden post yaptım zaten.
Canan Karatay'ın başına gelenleri görmüştüm. Ve üzülmüştüm.
YanıtlaSilBence çok güzel bir uyarı yazısı olmuş, eline sağlık.
Sevgilerimle
:)
Şakası yok demiştim ya hani.
SilAz önce, akşam haberlerine Galatasaraylı futbolcu Burak Yılmaz'ın vali olduğu söyleyen bir tele dolandırıcı tarafından bağış adı altında 10 bin TL dolandırıldığı linkleri düştü.
İşi iyice azıtmışlar. Gerçek mi dolandırıcı mı anlaması çok güçleşti sanırım.
Teşekkür ederim pehito.
Sevgiler..
Bakalım daha neler göreceğiz.
YanıtlaSilFazlasıyla yoğunlaştı bu tiksinç durum.Göreceğimiz kesin.
SilÇok dikkatli olmak gerek.
Kesinlikle, bu durum insanların güven duygusunu da yok ediyor.
SilDün akşam tıpkı yazıda anlattığıma benzeyen bir videoya rastlayıp en alta ekledim.
SilDurmadan senaryo üretiyorlar ne yazık ki...
Sevgili Zeugmacığım..Bana da çok geliyor bu tür mesajlar! Gördüğüm an, mesajı hemen silip atıyorum.. Bir de konuşmaya görelim.. "eve şu şu lazım alınacaklar!" diye!.. anında bir bakıyorum cebime mesaj düşmüş! taksitli tost makinası- mutfak robotu- bulaşık makinası vs....şu kadar indirimli ..şöyle avantajlı diye!..
YanıtlaSilŞu mobil tf.larımız mübarek istihbarat servisi, görünmeyen ajan adeta!. Ben kendimde kayıtlı olmayan hiç bir numaraya bakmıyorum! :) en iyi çözüm bu!.. acil durumlarda nasılsa bir şekilde herkes birbirini bulabiliyor!.. başımız yeterince dolu! daha da gereksiz şeylere doldurmak istemiyoruz valla:) sevgilerimle.. Önemli bilgiler için teşekkürler Zeugmacığım..
İyi pazarlar ve güzel bir hafta dilerim..
Demek bu ara kimseyi rahat bırakmıyorlar, bunu anladım. Ve bahsettiğin türden şaşırtıcı şeyler benim de başıma geliyor, sorma! Sanki telefonlarımızın ve hatta bilgisayarlarımızın içinde birer ajan oturuyormuş gibi. Örneğin Google'da bir yazı ya da ürün aradım. Ne oluyor biliyor musun? Daha sayfa açıkken biri benim yerime sayfaya gelen başlılardan birini tıklıyor ve sanki o sayfaya girmişim gibi sayaça düşüyor! Aslında hoş şeyler değil bunlar. Arayan numarayla ilgilenmesek ya da sayfayı tıklamasak bile çözüm olup olmayacağına dair endişeye düşüyor insan! Birilerinin bu duruma el atıp kökten halletmesi gerekiyor artık. Daha da kötü şeyler yaşamadan...
SilDeğerli katkın için teşekkürler sevgili Esinciğim..
İyi pazarlar. Sorunsuz bir hafta seninle olsun...
Sevgiyle...
bilgilendirme için tşkler.
YanıtlaSilparça kontör, toptan kontör ve fatura ödeme bayiliği veriyoruz