04/03/2015

Semt Pazarlarına Ne Oldu?

Uzun zamandır semt pazarından alışveriş yapmamıştım. Diyebilirim ki gözüm gönlüm açıldı.
Baharın başlangıç ayı olarak geçen Mart her ne kadar ''Kazma kürek yaktırır,'' diye bilinse de bahar esintileri taşıyor, baharın geldiğini, döngünün devam ettiğini gösteriyor gerçekten de.

Tazecik baklalar çıkmışsa eğer baharın başladığını anlarım ben. Üst üste yığılmış enginarları gördüğümde ona keza. Üstelik dileyene suyun içinde enginar çanağı olarak da satılmaya başlamıştı. Balkabağı satanlar tezgâhlarına ''Elveda'' yazan etiketler koymuştu.
Bunların hepsi ''Kış bitti artık!'' demekti...

Ancak, bir zamanlar halkın büyük çoğunluğu tarafından tercih edilen ve haftanın hangi günü kuruluyorsa dört gözle beklenen semt pazarları artık ilgi çekmemeye başlamış.
O kadar az sayıda insan vardı ki içinde!
Çok değil, en fazla on yıl öncesine gittiğimizde, çevre köylerde yaşayanlar tarafından yetiştirilen bahçe ürünü taptaze meyve ve sebzelerin sabahın erken saatlerinde adeta kapışıldığı pazar yerleri birdenbire itibarını yitirdi gerçekten. Sebeplerini hepimizin bildiği bu durumu irdelediğimizde üzülmemek mümkün mü?
Pazarda her şey nasıl da taptaze ve ışıl ışıl

Bir gelenek daha göz göre göre yok olup gidiyor. Hem de koskocaman, hayatî bir gelenek...
En büyük etken; gelişen çağla birlikte süpermarket manav reyonlarının devreye girmesi elbette. Bu reyonlar pazarlara göre oldukça avantajlı gelmeye başladı insanlara. Ürünü adeta elinin altında hissettiriyordu. Ne gerekiyorsa istediği gün ve saatte alma şansına erişmişti. Dilediği miktarda alma ve eliyle seçme imkânı da cabasıydı. Misal; yalnızca 200 gr çilek ya da 3 adet domates alabiliyordu. Bir haftalık toplu alışveriş yapma zorunluluğundan, o da yetmezmiş gibi onca yükü taşıma sıkıntısından kurtulmuştu. Büyük sermayelerin rekabet özelliği taşımalarından dolayı fiyatlar da genel anlamda düşüktü. Kredi kartı kolaylığı ve marketin servis imkânına ne demeliydi?

Kabakları testere ile parçaladıklarını biliyordum da, dış kabukların salatalık soyacağı ile alındığını yeni öğrendim :)

Semt pazarlarındaki durum da eskisi gibi değil artık. Üreticilerin çoğunluğu direkt olarak köyünden kalkıp gelenlerden oluşmuyor. Pazar parsellenmiş durumda ve fiyatlar eskisi gibi uygun değil. Özetle; pazar yeri esnafı tüccarın elinde diyebiliriz. Çünkü satılacak ürün halden geçmeden ne şehre ne pazara girebiliyor. Bu da durmadan el değiştiren ürüne ilave fiyatlar eklenmesi ve pahalanması demek oluyor. Neden gitsin o zaman insanlar pazara?

Göz ardı edilemeyecek bir şey var ki, semt pazarlarındaki tazecik, rengârenk, göz alıcı sebze ve meyvelerle market reyonlarında satışa sunulanların kalite ve tazelik olarak asla kıyaslanamayacağı...