Fantastik Edebiyatın önde gelen isimlerinden usta kalem Göktuğ Canbaba’nın geçen yıl yayımlanan Fener Balığının Kayıp Işığı adlı çocuk kitabından sonra şimdi de Valizdeki Kedi adlı kitabı raflarda.
Göktuğ Canbaba’nın her zamanki gibi akıcı bir dille yazmış olduğu ve Doğan Egmont Yayınları tarafından basılmış olan 212 sayfalık kitaptaki çizimler illüstratör Sedat Girgin’e ait.
Galata Kulesi’ ne bakan bir evin üst katında yaşayan ve iki yıl önce ara sokaklardan birinde evin kızı Kıvırcık tarafından bulunan Kiki, ailesini çok seven ve neredeyse bütün gün miskin miskin uyuyan, mutlu bir ev kedisidir.
Sahiplerinin tatil için hazırlık yaptığı, her tarafın eşyalardan darmadağın olduğu bir gün mamasını yiyen ve uyumak için miskin vücuduna uygun yer arayan Kiki, kıyafetlerin üst üste olduğu bir bölmeyi gözüne kestirip kendini diplere doğru ittiğinde bunun bir valiz olduğunu, böylece milyonlarca pati uzağa gidip Paris’te bir havalimanında gözünü açacağını nereden bilebilirdi ki?
Bundan sonrası bir hayli eğlenceli. Dış dünyayı hiç tanımayan, kocaman, siyah bir kedinin patilerinden son anda kurtardığı kırmızı bereli minik fare Toro sayesinde inanılmaz bir maceranın tam ortasına düşen Kiki, yaşadığı heyecanlı günleri atlatıp İstanbul’daki evine dönebilecek, miskin miskin uyuduğu eski günlerine kaldığı yerden devam edebilecek midir?
Kiki ile beraber okuyucusunu heyecan içinde maceradan maceraya koşturan, ön yargıların nasıl yıkılabildiğini, dostluğun, dayanışmanın önemini ve sevginin o yüce gücünü hissettiren kitap, çocuklar kadar büyükler için de tavsiye ediliyor.
Keyifli okumalar dileğiyle…
Göktuğ Canbaba’nın her zamanki gibi akıcı bir dille yazmış olduğu ve Doğan Egmont Yayınları tarafından basılmış olan 212 sayfalık kitaptaki çizimler illüstratör Sedat Girgin’e ait.
Galata Kulesi’ ne bakan bir evin üst katında yaşayan ve iki yıl önce ara sokaklardan birinde evin kızı Kıvırcık tarafından bulunan Kiki, ailesini çok seven ve neredeyse bütün gün miskin miskin uyuyan, mutlu bir ev kedisidir.
Sahiplerinin tatil için hazırlık yaptığı, her tarafın eşyalardan darmadağın olduğu bir gün mamasını yiyen ve uyumak için miskin vücuduna uygun yer arayan Kiki, kıyafetlerin üst üste olduğu bir bölmeyi gözüne kestirip kendini diplere doğru ittiğinde bunun bir valiz olduğunu, böylece milyonlarca pati uzağa gidip Paris’te bir havalimanında gözünü açacağını nereden bilebilirdi ki?
Bundan sonrası bir hayli eğlenceli. Dış dünyayı hiç tanımayan, kocaman, siyah bir kedinin patilerinden son anda kurtardığı kırmızı bereli minik fare Toro sayesinde inanılmaz bir maceranın tam ortasına düşen Kiki, yaşadığı heyecanlı günleri atlatıp İstanbul’daki evine dönebilecek, miskin miskin uyuduğu eski günlerine kaldığı yerden devam edebilecek midir?
Keyifli okumalar dileğiyle…