2016/02/29

Doğa İle Bütünleşmek

Gökyüzü ve denizin mavinin tonlarıyla dans edişini izlemek ne büyük bir hazdır. Peki doğadaki uyanışın, dağların, tepelerin, vadilerin ve de ağaçların yeşilin tonlarıyla gerçekleşen eşsiz kombinasyonuna ne demeli?

Aç kollarını aç şimdi. Gökyüzüne uzat.
Tertemiz, mis gibi hava ile doldur ciğerlerini...
Ve ilk çağlarda hisset kendini...

İnsanın yaşamını sürdürebilmesi için yalnızca yiyecek, giyecek ve barınak yeterliydi.
Oysa geliştirilen tüm teknolojiler sayesinde dünya, doğası ve iklimleri dahil, ne kadar da kirli...
Sil aklından, sil bunları şimdi!
Bak, karşında uçsuz bucaksız, masalsı bir dünya var şu an. Bulutları okuduğun masallardaki karakterlere benzet haydi! Tıpkı çocukluğundaki gibi...
Şu kocaman bulutun üzerinde beliren Sinderella mesela...
Ya arkasında kaval çalan külahlı genç adam?
Fareli Köyün Kavalcısı olabilir mi?
Haydi şimdi yaratıcılıkta sınır tanıma. Kurgula... Bak, bulut kümelerini neye benzetirsen o oluyor yine.
Üstelik gitgide daha netleşiyor. Harika!!! Yönetmen sensin, devam et...
Geceleyin gökyüzünde ışıl ışıl parıldayan yıldızların büyüsünü ve onlara göz kırpmayı da unutma!

Ruhun nasıl da arınıyor dikkat ettin mi? Kalbindeki çizikler birer birer yok oluyor...
Doğa, en zor anlarda yaşama sevinci enjekte ediyor insana.
Göz ardı ettiklerin geliyor aklına ve ''İyi ki'' ile başlayan cümleler kurabildiğini farkediyorsun.
Farkındalık ve anı yaşamak...
Aslında yaşamın ta kendisi. Bakmayı ve görmeyi bilen gözler gerek yalnızca. Çünkü yaşamla gelen her yeni gün, yepyeni bir sihir ve iyisiyle kötüsüyle benzersiz bir öğreti...