Daldan Dala Ara Nağmeler

''Kordonun diğer ucunda yeni açılan simitçiden bir de biz çıtır simit alalım. Belki martılara da atarız,'' diye düşünüp simit istediğimiz içerideki genç kız ''15 dakika beklemeniz gerekecek,'' demez mi? ''Ay, şu yukarıdakilerden alıverelim. Sıcak olması şart değil,'' dediğimde aldığım yanıta öyle şaşırdım ki: ''Ablacım onları satmıyoruz. Onları özel olarak kuruttuk. İşletmemizin dekoru olarak hep orada duracaklar.'' 

Düşünün, vitrinde sağlı sollu 120 adete yakın şahane simit var ve size simit veremiyorlar. 

Böylece ''Bir yaşıma daha girdim,'' dediğim anlardan biri daha geldi. 🎂😍

Güneşin batış saatlerinde dışarıda olmak ilaç gibi...

Günün sıcaktan kaynaklanan tüm sıkıntısı ve yorgunluğunu atıp eve jöle kıvamında dönmek bulunmaz bir nimet.

Tarhana 2023

Havalar aniden soğursa diye endişelenip 10 gün önce geleneksel tarhanamı başlatmıştım. Balkonun gölge kısımlarında 1 günde çabucak kurudu ve kaldırdım bile. Az yap öz yap kuralı. Toplamda 2 kilo olunca hiç yorulmuyor insan. Diğeri de yapımını şurada anlattığım Anjelika erik pestili tabii ki. 1 günde işlem tamam. Keşke daha fazla yapabilsem.

 

Mayalı kolay poğaçalardan yapıp mini fırına atmaya devam. İkindi vakti çay saatine çok yakışıyor. Yapma aralıkları sıklaşınca daha kolay, daha güzel sanki.

Memleketten yöresel köpük helva geldi. Çocukken çok severdim. Genellikle tahinle karıştırılarak yenilse de ben sade severim. İsmini ilk kez duyanlar olabilir. Şeker, su ve çöğen otu denilen bir bitkinin suyuyla elde ediliyor. Şekerli madde yememem gerek özünde; ama ne yapayım özlemişim. Beyaz renkli ve susamlı ''kıtır helva'' vardır hani, şekli yuvarlak. Onun yapımında da çöğen suyu kullanılıyor. Hammaddeleri aynı.

Kaç senedir gördükçe aklıma gelir; ama bir türlü deneyemeden sezon sona ererdi. Geçen gün aldığımız karpuz o kadar güzel çıktı ki ''Dur, şunun kabuğundan biraz reçel yapayım. Anlatıldığı kadar güzel miymiş öğreneyim,'' dedim. Karpuz kabuğunun hemen üzerindeki beyaz ve sulu kısımlar dilimlenerek yapılıyor. Ayygh... Görüntüsü sizi yanıltmasın. Hiç mi hiç güzel bir tadı yok, bilginize. O kadar da özendim, kaynarken tarçın çubuğu falan kullandım; ama aroması hiç hoşuma gitmedi. Bilginiz olsun da ilk seferde çok miktarda yapmaya kalkışmayın sakın. Pişman olur, hatta dizlerinizi döversiniz:) Ciddiyim...

Durmadan çoğalan minnacık acı biberlerime ve şahane çiçeklerine bakmaya doyamıyorum.

Profesyonel bir fotoğrafçı olan Mustafa Bey Hatay'daki depremzede gençlere aylardır fotoğrafçılık dersleri veren, o bölgede binbir zorluk içinde fedakârca didinen biri. Onlara fotoğraf makinesi sağlamak ve ileride bu işi meslek haline getirmelerine yardım etmek için çabalıyor ve çok başarılı sonuçlar alıyor. Birkaç ay önce öyle güzel bir tespit yapmıştı ki, sanki o tweeti ben atmışım gibi şaşırdım. Çünkü oradaki fikirler benim fikirlerimle birebir örtüşüyordu. Gerçekten de bu derece şaşılası bir durum var. Belki bu konuyla ilgili sizin fikirleriniz de farklı değildir diye okuyun istedim.

Son olarak, her ne kadar elim varmasa da geçen hafta (22 Ağustos) kendi ellerimle, ağlayarak çektiğim orman yangını görüntülerini bırakayım. Bu yok oluşu seyretmek öyle kötü bir duygu ki insanın ölesi geliyor. O yemyeşil tepelerin kararmış görüntüsüne her bakışta içim yanıyor...😭