İç sıkıntısından bir süreliğine olsun kurtulmak, biraz heyecan, biraz enerji takviyesi ister miydiniz?
Ekşi maya hazırlayıp evde ekmek yapmak en güzel çarelerden biri, inanın. Sabretmeyi öğreten bir süreç aynı zamanda...
Geri dönüşümü ise muhteşem! Başarmanın verdiği haz, sağlıklı beslenmenin verdiği huzur, yerken alınan keyif. En çok da evi sarıp sarmalayan ve uzun süre kaybolmayan, tarifi mümkünsüz o koku.
Yaklaşık 1 ay önce başlayan ekşi maya serüvenimde aldığım sonuçları buraya aktarmanın zamanı.
Öncelikle söyleyeyim; malzeme yalnızca un ve su iken uygun bir ortamda yaptığınız beslemeler sonucu % 100 kendi üretiminiz olan maya ile hazır mayalardan sonsuza dek kurtulmanız ve sağlıklı ekmekler yapabilmeniz harika bir duyguymuş gerçekten...
Biliyorsunuz ekşi mayalı ekmekler son birkaç yıldır özellikle sosyal medyada çok gündemde. İnsanı baktıkça cezbeden bu mis gibi ekmekler evde de yapılabiliyor, ancak biraz sabır ve cesaret istiyordu. Son dönem ise hazır aktif mayalarla yapılan gıdaların, özellikle günlük vazgeçilmezimiz ekmeğin insan vücuduna verdiği zararların endişe verici boyutta olduğu haberleri var.
Öyleyse az önce bahsettiğim cesareti göstermeli, başarıncaya kadar devam etmeli ve bu ekmeği evde yapabilmeliydi...
Oysa hiç de öyle gözde büyütülecek bir şey değilmiş. Doğru kaynak, sabır ve azim başarıya giden yolmuş...
Yaptığım araştırmalar sonucu Devletşah'ın uyguladığı yöntemde karar kıldım. Ancak benim mikroorganizmalarımda ilk 5 gün neredeyse hiç kıpırdama olmadı ve umutsuzluğa düştüm. ''Havanın normalin altında soğuk olması süreci uzatmış olabilir,'' benzeri düşünceler empoze ettim kendime. Yılmadan devam etme kararı aldım. Ta ki kavanozumda 6.gün başlayan minik kabarcıkları görünceye kadar (İnsan basitmiş gibi görünen bir şeye ne kadar sevinirmiş onu da öğrendim bu arada). Sonrası bende artan ilgi hali ve kavonozda hızlanan miniklerin hareketlilik, hatta taşma hali.
Umutsuzluğa kapılmamak adına, kavanozdaki hareketlerin tamamını kapsayan böyle bir kolaja ihtiyaç var bence.
Vee... 10. gün kendi üretimim olan mayayla ilk ekmeğimi yapma günü. Heyecan dorukta!
Acaba hamur gerçekten kabaracak mı?
Birazdan uzun süreli bir bekleyiş başlayacak. Kavanozumdan 1 bardak maya alıp hamurumu yoğuruyor ve gece boyu beklemeye alıyorum. Sabah olunca gördüğüm manzara harika!
Evet evet, hamurum en az 2 misli büyümüştü gerçekten de. Zafer kazanmış gibi bir heyecan ve mutluluk verdi bu görüntü bana! Ya piştikten sonra?
Ekşi mayayla yaptığım ilk ekmek o kadar güzel oldu ki, buna inanamadım! Nasıl başardığıma şaşırdım. İlk lokmayı koparıp yerken mest oldum resmen. Tüm güzel duyguları bir arada yaşadım... Beş gün sonra ikinci ekmeğimi yaptım. O da çok güzel oldu. Bir hafta sonra tam buğdaylısını yaptım. Koyu renk görüntüsü ve üzerindeki değişik çatlamalara rağmen o da oldukça güzel, lezzetli bir ekmekti. Tamam artık, ben bu işi iyice öğrenmiştim.
Ekşi mayalı ilk ekmeğimin dilimleri harika!
Sıra gelmişti 4. ekmeğimi yapmaya... O da nesi? Zerre kadar kabarmayan, tam tersine içine göçen, kalınca bir kösele çıktı fırından. Moralim yerlerde tabii. Mayam ölmüş müydü? Bir ağlamadığım kaldı desem yeri. ''En güzel ekşi ekmek döküm tencerede pişirilendir,'' bilgisini bile uygulamış biri olarak yanlışı nerede yapmıştım ki? Cevabı buldum tabii.
Maya kavanozunu artık epeyce olgunlaştı diye iyice karıştırıp öyle kullanmıştım o gün. Oysa üstteki köpüklü kısmı kullanıyordum. Bunu bir daha yapmamam gerektiğini deneme-yanılma yoluyla öğrendim böylece. 5.ekmek mi?
İlk ve son görseldeki harika ekmeğim oluyor kendileri:)
Ekmeği döküm tencerede pişirme deneyimi. Tenceredeki mayalanmayı fırında gerçekleştirdiğim için üst kabuk biraz kalınca oldu. Ancak sıcakken sarıp sarmaladığım için sorun kalmadı. Sonuç; yine yumuşacık ve lezzetli bir ekmek...
Kelepçeli kek kalıbı en çok tuttuğum yöntem.. Bu ekmek o kadar çok kabardı ki üst kısım fırının
ızgarasına dayanıp birazcık yandı. Dokusu ve lezzeti o kadar güzel ki...
Bu ekmekten bir öncesi zerre kadar kabarmamıştı. Nedeni bulundu. Artık ekşi mayaya dair en ufak bir
bilinmeyen kalmamıştı. Sabır isteyen bu yolda edinilen tecrübeler başarısızlık kelimesinin üzerini silip geçmişti.
Ekşi mayanın faydalarını yazmadan bitirmeyelim:
''Ekşi maya canlı organizmalarca devam ettirilir, probiyotiktir. Ekşi mayalı ekmek geç bayatlar.
İçindeki bol çeşitli bakteri ve mantarlar lezzeti arttırır.
Yıllar geçtikçe mayanız daha bir olgunlaşır, daha bir lezzetlenir.
Ayrıca mayanız yıllandıkça ekmeğiniz daha uzun zaman taze kalır.
Ekşi mayalı ekmeğin sindirimi kolaydır. İçindeki bakteri ve mantarlar ekmekteki tahılı önceden sindirir.
Böylece size sindirimi kolay ve sağlıklı ekmeği bırakır.
Ekşi mayalı ekmeklerin glisemik indeksi düşüktür. Az yer, doyarsınız.
Kan şekerinizi hızla yükseltmez, uzun süre tok tutar.
Besleyicidir, B vitamininden zengindir. Ekşi mayalı ekmek tüketmek vücudunuzdaki B12 vitaminini arttırır.
Ekşi maya ekmekte oluşan beta glukan’ın pişirilirken parçalanmasını engeller. Beta glukan ise,
bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, kanseri önlemede yardımcıdır.
Maya alerjileri olanlar bile güvenle tüketebilir. Ekşi maya alerji yapmaz.
İçine ne koyduğunuzu siz bilirsiniz. Üretim yok, işleme yok. Saf ve doğaldır.''
Ekşi maya hazırlayıp evde ekmek yapmak en güzel çarelerden biri, inanın. Sabretmeyi öğreten bir süreç aynı zamanda...
Geri dönüşümü ise muhteşem! Başarmanın verdiği haz, sağlıklı beslenmenin verdiği huzur, yerken alınan keyif. En çok da evi sarıp sarmalayan ve uzun süre kaybolmayan, tarifi mümkünsüz o koku.
Yaklaşık 1 ay önce başlayan ekşi maya serüvenimde aldığım sonuçları buraya aktarmanın zamanı.
Öncelikle söyleyeyim; malzeme yalnızca un ve su iken uygun bir ortamda yaptığınız beslemeler sonucu % 100 kendi üretiminiz olan maya ile hazır mayalardan sonsuza dek kurtulmanız ve sağlıklı ekmekler yapabilmeniz harika bir duyguymuş gerçekten...
Biliyorsunuz ekşi mayalı ekmekler son birkaç yıldır özellikle sosyal medyada çok gündemde. İnsanı baktıkça cezbeden bu mis gibi ekmekler evde de yapılabiliyor, ancak biraz sabır ve cesaret istiyordu. Son dönem ise hazır aktif mayalarla yapılan gıdaların, özellikle günlük vazgeçilmezimiz ekmeğin insan vücuduna verdiği zararların endişe verici boyutta olduğu haberleri var.
Öyleyse az önce bahsettiğim cesareti göstermeli, başarıncaya kadar devam etmeli ve bu ekmeği evde yapabilmeliydi...
Oysa hiç de öyle gözde büyütülecek bir şey değilmiş. Doğru kaynak, sabır ve azim başarıya giden yolmuş...
Yaptığım araştırmalar sonucu Devletşah'ın uyguladığı yöntemde karar kıldım. Ancak benim mikroorganizmalarımda ilk 5 gün neredeyse hiç kıpırdama olmadı ve umutsuzluğa düştüm. ''Havanın normalin altında soğuk olması süreci uzatmış olabilir,'' benzeri düşünceler empoze ettim kendime. Yılmadan devam etme kararı aldım. Ta ki kavanozumda 6.gün başlayan minik kabarcıkları görünceye kadar (İnsan basitmiş gibi görünen bir şeye ne kadar sevinirmiş onu da öğrendim bu arada). Sonrası bende artan ilgi hali ve kavonozda hızlanan miniklerin hareketlilik, hatta taşma hali.
Umutsuzluğa kapılmamak adına, kavanozdaki hareketlerin tamamını kapsayan böyle bir kolaja ihtiyaç var bence.
Vee... 10. gün kendi üretimim olan mayayla ilk ekmeğimi yapma günü. Heyecan dorukta!
Acaba hamur gerçekten kabaracak mı?
Birazdan uzun süreli bir bekleyiş başlayacak. Kavanozumdan 1 bardak maya alıp hamurumu yoğuruyor ve gece boyu beklemeye alıyorum. Sabah olunca gördüğüm manzara harika!
Evet evet, hamurum en az 2 misli büyümüştü gerçekten de. Zafer kazanmış gibi bir heyecan ve mutluluk verdi bu görüntü bana! Ya piştikten sonra?
Ekşi mayayla yaptığım ilk ekmek o kadar güzel oldu ki, buna inanamadım! Nasıl başardığıma şaşırdım. İlk lokmayı koparıp yerken mest oldum resmen. Tüm güzel duyguları bir arada yaşadım... Beş gün sonra ikinci ekmeğimi yaptım. O da çok güzel oldu. Bir hafta sonra tam buğdaylısını yaptım. Koyu renk görüntüsü ve üzerindeki değişik çatlamalara rağmen o da oldukça güzel, lezzetli bir ekmekti. Tamam artık, ben bu işi iyice öğrenmiştim.
Sıra gelmişti 4. ekmeğimi yapmaya... O da nesi? Zerre kadar kabarmayan, tam tersine içine göçen, kalınca bir kösele çıktı fırından. Moralim yerlerde tabii. Mayam ölmüş müydü? Bir ağlamadığım kaldı desem yeri. ''En güzel ekşi ekmek döküm tencerede pişirilendir,'' bilgisini bile uygulamış biri olarak yanlışı nerede yapmıştım ki? Cevabı buldum tabii.
Maya kavanozunu artık epeyce olgunlaştı diye iyice karıştırıp öyle kullanmıştım o gün. Oysa üstteki köpüklü kısmı kullanıyordum. Bunu bir daha yapmamam gerektiğini deneme-yanılma yoluyla öğrendim böylece. 5.ekmek mi?
Ekmeği döküm tencerede pişirme deneyimi. Tenceredeki mayalanmayı fırında gerçekleştirdiğim için üst kabuk biraz kalınca oldu. Ancak sıcakken sarıp sarmaladığım için sorun kalmadı. Sonuç; yine yumuşacık ve lezzetli bir ekmek...
ızgarasına dayanıp birazcık yandı. Dokusu ve lezzeti o kadar güzel ki...
bilinmeyen kalmamıştı. Sabır isteyen bu yolda edinilen tecrübeler başarısızlık kelimesinin üzerini silip geçmişti.
Ekşi mayanın faydalarını yazmadan bitirmeyelim:
''Ekşi maya canlı organizmalarca devam ettirilir, probiyotiktir. Ekşi mayalı ekmek geç bayatlar.
İçindeki bol çeşitli bakteri ve mantarlar lezzeti arttırır.
Yıllar geçtikçe mayanız daha bir olgunlaşır, daha bir lezzetlenir.
Ayrıca mayanız yıllandıkça ekmeğiniz daha uzun zaman taze kalır.
Ekşi mayalı ekmeğin sindirimi kolaydır. İçindeki bakteri ve mantarlar ekmekteki tahılı önceden sindirir.
Böylece size sindirimi kolay ve sağlıklı ekmeği bırakır.
Ekşi mayalı ekmeklerin glisemik indeksi düşüktür. Az yer, doyarsınız.
Kan şekerinizi hızla yükseltmez, uzun süre tok tutar.
Besleyicidir, B vitamininden zengindir. Ekşi mayalı ekmek tüketmek vücudunuzdaki B12 vitaminini arttırır.
Ekşi maya ekmekte oluşan beta glukan’ın pişirilirken parçalanmasını engeller. Beta glukan ise,
bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, kanseri önlemede yardımcıdır.
Maya alerjileri olanlar bile güvenle tüketebilir. Ekşi maya alerji yapmaz.
İçine ne koyduğunuzu siz bilirsiniz. Üretim yok, işleme yok. Saf ve doğaldır.''
Sonda ki faydaları kısmını özellikle okudum çok hoşuma gitti. Mide sorunlarına birebir.
YanıtlaSilTeşekkürler :)
Evet. İsteyen başka kaynaklardan da araştırabilir.
SilBenim eşim çok sever. Ama okuduğuma göre ciddiyet isteyen bir iş. Başarabilir miyim ki?
YanıtlaSilMayayı oluştururken dikkat istiyor. Ve sabır.
SilGerisi kolay. Un, su ve maya. Başarırsın elbette.
Çok nefis gözüküyor Zeugma'cığım, hiç yapmadım evde ekmek, o kadar marifetli değilim itiraf edeyim:( ama keşke yapabilsem çünkü kimsenin eli değmeden mis gibi tertemiz olur, yapımı bayağı zahmetliymiş ama:) afiyetle tüketin canım. Eline, koluna sağlık. :)
YanıtlaSilMüjdecim, marifetle ilgisi yok inan.
SilSenin titizlik hastalığın vardı yanılmıyorsam. Bence tam senlik.
Sabrına güveniyorsan mayanı üret, ömür boyu rahat et:)
En önemlisi de; ruh sağlımızı bozacak gündemden biraz olsun uzaklaşmak.
Çok teşekkür ederim. Sevgiler.
Muhteşem, sabrınıza hayran kaldım. Ben ki kendimi sabırlı zanneden biriyimdir:))). Ortaya çıkan sonuç harikaymış, yalnız benim evime sürekli ekşi mayalı ekmek girdiğinden zaman zaman farklı lezzetler de arıyorum. Kendim yapma konusuna gelince bunun için o sabrı göstermem gerek ve tecrübelerinizi tek tek sıralamanız müthiş olmuş; böylece yapmak isteyenler nerede umutsuzluğa düşseler bu satırlardan rahatlıkla faydalanabilirler:) Sevgiler.
YanıtlaSilSürekli ekşi mayalı tüketmek kesinlikle çok iyi bir tercih. Arada mola verip farklı ekmekler de isteniyor, haklısınız. Benim çevremde ekşi ekmek satan bir işletme yok ne yazık. Ancak kargo ile ada ekmeği vb sipariş edebilirim. En iyisi kendim başlatayım şu işi dedim. Bu ara hazır mayaları o kadar çok yerden yere vuruyorlar ki buna mecbur hissettim.
SilYazıyı dikkatle okuyup tek tek sıraladıklarımı ve bunu umutsuzluğa düşenler ya da herhangi bir yerde takılanlar faydalansın diye yaptığımı belirtmenizden çok mutlu oldum. Çünkü aynen öyle. Sevgiler gönderiyorum :)
Evde pişen ekmek kokusu hayatımızdaki en güzel koku diye düşünenlerdenim. Yazıyı okurken de burnuma mis gibi ekmek kokusu geldi sanki. Anadolu'da köy ve beldelerde pek çok kadın kendi hazırladığı ekşi mayayla ekmek hazırlıyor. Evde pişen ekmek daha bereketli de oluyor. Elinize- emeğinize sağlık.
YanıtlaSilHayatın bir diğer yanı;
Akşam haberlerde, aç olduklarından ekmek çalan iki çocuğun, iki şehir magandası tarafından sopalarla öldüresiye dövülmelerini içimiz acıyarak izledik. Ekmek uğruna cinayet işlenmesine ramak kaldı.Toplum cinnet geçiriyor.
Esenlikler dilerim.
Ne kadar doğru söylediniz. Evin her yanına dolanıyor resmen o koku. Tam bir mutluluk ve huzur vesilesi. Ekşi mayalı ekmek pişirdiniz mi hiç bilmiyorum; ama inanın onun kokusu çok daha cezbedici. Sırf kokusu için bile pişirilebilir, o derece. Evet, ekşi mayanın 5 bin yıllık geçmişi olduğu söyleniyor. Hazır mayaların yalnızca 100 yıllık geçmişi varmış. Hamuru bekletip ekşiyince kullanıyorlarmış ve maya yerine geçiyormuş. İyi dileklerinize teşekkürler.
SilHayatın diğer yanı çok feci bu ara. Hangi yana dönsek başka bir felaket, şaşkınlık, acı, keder, isyan, boğuluyor gibi olmak, umutsuzluk, gelecekten endişe duymak.... hepsi var. Hiç mi arada güzel bir haber olmaz. Uykularımız bile bölük pörçük. En çocuklara oluyor olan. İnsanlıktan öylesine çıkılmış ki, anlatmaya kelime bulamıyorum. Ensest, pedofili, dayak... Offff ki of... Cinnet geçiriyor toplum. Ayakta durabilmek için çabalıyoruz. Gücümüz tükeniyor artık :(
Esenlikler dilerim.
Harika gözüküyor :)
YanıtlaSilTeşekkürler Handan:)
SilTebrik ederim en kısa zaman da deneyeceğim.Kaçırmış olbilirim mayanın oluşumunu yazarsanız,sizin deneyiminizden yararlanmak isterim,ayrıca araştıracağım afiyet olsun.
YanıtlaSilYazının başında Devletşah'ın uyguladığı yöntemde karar kıldığımı söylemiş ve link vermiştim Merih Hanım. Üzerine düştüğünüz zaman eminim ki siz de başaracaksınız. Bunu vurgulamak için yazı yaptım zaten. Faydalandığım kaynak organik tam buğday unu kullanmıştı. Benim unum ne yazık ki organik değildi. Bu kısmı hariç diğer detayları olduğu gibi uyguladım. O ara hava soğuk için mayalanma süresi biraz uzadı. Onun dışında sonuç aldım. Siz de araştırın ve deneyin bence de.
SilYorumunuz için teşekkür ederim.
Şahane gözüküyor ellerinize sağlık! Yaşadığım almanyada çok var bu ekşi maya ekmekten, oysa ben onu çocukluğumun ege köylerinde tanımış sevmiştim, bana memleketimi hatırlatıyor. mis gibi taş gibi yoğurt da var mı yanına!?
YanıtlaSilÇok teşekkürler! Almanya ekmek konusunda çok ileri. Öyle ki Almanca okuyan öğrenciler en başta ''Schwarzbrot''un ne demek olduğunu öğreniyor.
SilEkşi mayalı ekmek sevilmeyecek gibi değil, lezzetli bir ekmek.
Madem sordunuz söyleyeyim. evet yoğurt da var yanına. Köy sütünden kendim mayalıyorum yılardır. İrili ufaklı cam kavanozlara. Taş gibi olmasa da baya katı ve lezzetli bir yoğurt oluyor.
ellerine sağlık canım,Eşim de evde yapsak ya diyor da ben de dur şimdi iş çıkarma bana deyip geçiştiriyorum:)))
YanıtlaSilTeşekkürler Hatice Hanımcığım. Her zaman değilse de ara sıra yapın bence. Keyifli oluyor:) Mayayı ahbaplarınızdan bulabilirseniz süper kolaylık olur.
SilBu arada; 3 günde çimlenip beni heyecana boğan goji berry tohumlarım maalesef kurudu gitti:( Sonuç alamadım anlayacağınız. Hava mı soğuk geldi ne oldu bilmiyorum...
Ekmek makinesinde çok yaparım ekmek ama ekşili mayayla bu şekilde denemedim hiç.
YanıtlaSilGörüntüsü bu şekilde oluyosa muhteşem olmuş ama... Ellerine sağlık sevgili Zeugma.
Son yaptığımı en başa koydum. Görüntüsü bence de güzel oldu.
SilO görüntüyü izlediğim bir videoya borçluyum. Genç aşcı ekmeğin üzerine bıçakla değil de jiletle çizik atıyordu. Sırf onun için gidip eski tip jiletlerden satın aldım, değdi ama :)
Çok teşekkür ediyor ve denemeni öneriyorum.
Kutluyorum;özenerek baktım;seyrettim;bolca:)) Bir gün başlayacağım;ama hangi gün:))
YanıtlaSilTeşekkür ederim.
SilBen de şu an sizin sayenizde baktım tek tek ve özenerek. Yeniden okudu
Neden mi? Çünkü rutin aralıklarla yapamadığımdan mayayı bozdum.
Ekmeği artık çok az yiyorum ama tam da bu ara yeniden maya üretmeyi düşünüyordum.
Çünkü ''Hazır ekmeklerdeki maya alzheimer yapıyor'' dedi geçen gün bir prof.
Siz de yapın hemen. Başlattınız mı gerisi kolay. Onu başarın yeter:)
Birkaç hafta önce Twitter'da bu işte uzmanlaşmış bir profesör hanım ŞURADAKİ videodan faydalandığını söylemişti. Bu vesileyle linkini buraya koyayım. Belki faydası olur size. Çünkü kendisine buradaki yöntemi deneyeceğimi söylemiştim. Hemen yarın başlayayım...
Sil