Gökyüzü griye dönüştüğünde insanın içini kasvet bürüyor. Böyle bir ortamda klasik müzik eşliğinde kitap okumak en güzel çarelerden biridir benim için.
Ancak ben öncelikle blogun başına geçip bir hafta sonu yazısı yazmak, gündeme dair söylemek istediklerimi dün çektiğim fotoğraflar eşliğinde not düşmek istiyorum.
Aynı şekilde düşünen ve aşı olmayı reddeden, kan bağımız olmayan bir akrabamız koronaya yakalandı Bursa'da. Yoğun bakımdaydı. Daha iki gün önce vefat etti. Babaları ölünce ailenin diğer üyeleri acilen aşı olmaya karar vermişler.
Oldu mu şimdi? İki yıldır aklınız neredeydi?
Bu gidişle tüm aşı karşıtları aynı yoldan geçecek, eninde sonunda ölecekler. Bu kadar net bence! Yaptıkları yalnızca cehaletleriyle pandemiyi uzatmak. Bilsinler ki insanlık bu savaşı eninde sonunda kazanacak. Aşı karşıtları ise bilime ayak bağı oldukları için tarih boyunca nefretle anılacaklar. Tabii ki ben de öyle anacağım. Sevgiyle bahsedecek halim yok!
Duymuşsunuzdur siz de; Almanya'nın ünlü enfeksiyon uzmanı Karl Lauterbach, "Omicron varyantı sayesinde salgın tahmin edilenden daha erken bitebilir. Yeni varyant, salgının bitişini hızlandıran yılbaşı hediyesi olabilir" şeklinde beyanda bulundu. Lauterbach: ''Çünkü Omicron varyantındaki mutasyon, hastalığı daha bulaşıcı ama daha hafif bir hale dönüştürmüş olabilir. Bu da koronavirüsün daha basit bir soğuk algınlığı gibi tedavi edilebileceği anlamına gelebilir,'' diyor.
Kulağa ne kadar hoş geliyor. Ve ne kadar mantıklı. Umarım virüs o yoldadır, umarım bu öngörü en kısa zamanda gerçekleşir ve muhteşem bir yılbaşı hediyesi olur bizim için. 🙏
* * *
''Sıfır Takip'' Sevdası
(Takip Ettiklerini Bir Hamlede Silkeleme Merakı)
Bugün yine bilindik bir durumla karşılaştım blogda. Bir hafta oldu ya da olmadı yeni bir takipçi gelmişti. Bloguna girip bir baktıktan sonra nezaketen ben de kendisini takibe almıştım. Farkettim ki dün itibarıyla çekip gitmiş.
Bu bir hastalık ve bunu yapan bu kez bir kadın! Bu yöntemle takipçi toplandıktan sonra hepsi birden silkeleniyor ve ''Baaak! Kimseyi takip etmiyorum; ama gelen takipçilerime bak!'' deniyor herhalde. Kendini okutmak için enayi toplama yöntemi olsa gerek.
Aman sakın, tema yenilerken Blogger kurbanı olanları tenzih ediyorum bu arada.
Neyse ki 1 hafta sürüyor takipleri de çabuk fark ediliyorlar. Bunun bir de uzun süreli versiyonları var. Yıllarca takip ettiklerini bir hamlede silkeleyen daha üstün zekalıları. Ne yaptığınızı sanıyorsunuz ki siz? Kendinizi göstermek için başka yöntem bulamadınız mı? :)))
Çok zeki olduğunuzu sanabilirsiniz tabii. Yalnız, geçenlerde Twitter'da takip ettiğim bir profesörün beğenisi düşmüştü önüme. Normal kabul edilmediğiniz bir yana, asla sevilmiyorsunuz, bilginize....😰😰
* * *
KAPADOKYA'da Aralık Ayı
Dumanı üstünde bu fotoğraflar Kapadokya'da dün çekildi. Ankara'daki yakın akrabalarım orada tatildeydi çünkü. Biz GAP gezisinde oradayken hava şartları, rüzgârın yönü müsait olmadığından iptal edilen balonları çekememiştim hani. Atları da...
Pandemide çareler tükenmez. Buyurun o halde, blogda yayınlamaya karar verdiğim o fotoğraflara beraber bakalım:)