12/10/2024

ÇOMÜ Kent Fest 2024

ÇOMÜ Tıp Fakültesi öğrencileri  | ÇOMÜ Güzel Sanatlar Fakültesi, Seramik ve Cam Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ergün Arda

Bugün Halk Bahçesi’nde iki gün sürecek olan ÇOMÜ Kent Fest 2024 etkinliğine uğrayıp standları gezdim biraz. Valilik, Belediye ve ÇOMÜ'nün ev sahipliğinde gerçekleşen ve Çanakkale Ticaret Borsası ile sponsorların büyük katkı sağladığı etkinlik, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'ne yeni gelen öğrenciler için oryantasyon* kapsamındaydı. 


Söyleşi, konser, oyun, dans gösterileri, seramik sanatları, müzik, yarışma, gastronomi alanlarında gerçekleşmekte olan etkinliğin yanı sıra üniversitenin farklı alanlardaki öğrenci kulüpleri, koordinatörlükler ve spor birimlerinin yaptıkları çalışmalar da kent halkıyla buluşmaya açılmıştı.

11/10/2024

Fırında Çıtır Kabak

Kabağın en lezzetli, en doyumsuz hali Yunan usulü kızartılmış olanıdır bence. 

İnce, uzun dilimlenmiş kabakların derin bir kapta un, soda, kabartma tozu, tuz ve birkaç kaşık sıvı yağ ile iyice çırpılarak hazırlanmış sosa batırılıp çıtır çıtır olana kadar kızgın yağda kızartılmasıyla elde edilen ''cipsler'' krema kıvamında bir sosla servis edilirse mükemmel bir atıştırmalık veya mezedirler. 

Lakin bilindiği üzere yağda kızartmalar sağlık için pek önerilmediğinden vazgeçemeyenleri yılda en fazla iki kez yapıyor tıpkı benim gibi. Sadete geleyim hemen. Ne zamandır gözüme çarpan ''Fırında Çıtır Kabak'' tarifini denedim bu akşam. Gayet güzel bir yan yemek oldu sofrada. Hatta naneli yoğurt sosuyla tek başına bile yenilebilir ara öğün olarak.

07/10/2024

Asyalı Milyarder Oğlunu Evlendirdi

Reliance Industries adlı holdingin sahibi milyarder iş adamı Hintli Mukesh Ambani'nin 29 yaşındaki en küçük oğlu Anant Ambani, ilaç devi Encore'un sahipleri Viren ve Shaila Merchant'ın 29 yaşındaki kızı Radhika Merchant ile Mumbai'de, yıldızlarla dolu muhteşem bir düğünle evlendi. 

Asya'nın en zengin adamının oğlu Anant ABD'de Brown Üniversitesi'nde, Radhika New York Üniversitesi'nde okudu. 

Altı yıldır birlikte olan çiftin tam dört ay önce başlayan kutlamalar ve 12 Temmuz itibarıyla üç gün süren görkemli bir partiyle tamamlanan düğün törenlerinin davetlileri arasında Bill Gates, Zuckenberg gibi milyarderlerin yanı sıra Boris Johnson, Adale, Drake, Mike Tyson, Kim Kardashian, John Cena, Nick Jonas gibi sayısız konuk gündem oldu. Düğünün maliyeti 156 milyon doları bulurken, dünyanın dört yanından ünlü isimlerin katıldığı kutlamalar için 250 milyon dolar harcandığı belirtildi. Rihanna ve Justin Bieber'in düğün şarkıcısı olduğu Asya'nın en zengin adamının oğlu Anant Ambani'nin düğününde Justin Bieber, Sangeet performansından 10 milyon dolar kazandı.

02/10/2024

Halkalı Güneş Tutulması

İşte Dünya-Ay-Güneş'in hizalandığı o an. Güneş'in parlak ışığı ile yani o muhteşem ''Ateş Çemberi'' 🔥 ile tamamen çevrili olan karanlık Ay. Evet bu, NASA tarafından çekilmiş bir halkalı güneş tutulması görüntüsü (Ekim 2005 APOD)

Ay, yörüngesi esnasında Güneş'in ortasına elbette mükemmel bir şekilde merkezlenmemiş. Fakat etrafında tam bir halka oluşmuş durumda. Bu şekilde "tam halkalı'' bir güneş tutulması meydana geliyor.

Ay, Güneş'in tamamını kapatacak kadar büyük bir açısal boyuta sahip olmadığından halkalı tutulmada dünyadan görünen budur. ''Dünyadan görünen'' derken, 5 Ekim 2005'te bu tutulmaya yalnızca Portekiz , İspanya ve Afrika'dan geçen dar bir yolda tanık olunabildi.

Tam tutulma, parçalı tutulma ve halkalı tutulma olmak üzere, üç tür Güneş tutulması var. Halkalı Güneş Tutulması, Ay'ın Dünya'dan en uzak noktadayken Güneş ile Dünya arasından geçmesiyle gerçekleşiyor. Yani Ay, Dünya'ya normalden daha uzak, Güneş'e normalden daha yakın konumda. Ve elbette Güneş'ten daha küçük görünümde. Onu tamamen örtemediğinden gökyüzünde ateş çemberi benzeri bir görüntü oluşuyor.

Yılın ilk tutulması 8 Nisan 2024'te ''Tam Güneş Tutulması'' olarak gerçekleşmiş, ülkemizden izlenememişti. Bugün, yani 2 Ekim 2024'te saat 21.49 itibarıyla gerçekleşecek ve 7 dakika sürecek olan bir ''Halkalı Tutulma'' bekleniyor. Bu kez yalnızca Pasifik, Atlas Okyanusu, Arjantin, Şili ve Güney Amerika'dan izlenebilecek.

Dünya ve Ay, Güneş'in etrafında sabit bir yörüngede dans ediyor. Ay'ın evreleri Dünya'nın Güneş etrafında dönmesinden ve Ay'ın Dünya etrafında dönmesinden kaynaklanıyor. Ay yörüngesinde dönerken, aydınlanan tarafının farklı kısımları Dünya'dan görülebiliyor ve Ay'ın şekil değiştirdiği yanılsamasını yaratıyor.

Ay, Dünya'nın yörüngesinde dönerken ve her iki gök cismi de Güneş'in etrafında yolculuk ederken, kozmostaki şu büyüleyici dansa bakar mısınız?💫💫💫

28/09/2024

Hafta Sona Ererken...

Geleneksel Çanakkale Seramikleri Yaşatma Derneği tarafından düzenlenen ve özellikle dernek üyelerinin katılabileceği ''Çanakkale Seramikleri Çağdaş Yorumları- BULUŞMA'' adlı  sergiyi ziyaret ettim dün. 

Dernek, taşınmaz kültür mirası olarak kabul edilen 300 yıllık geleneksel Çanakkale seramiklerinin sürdürülebilirliğini sağlama amaçlı ulvi bir görev üstlenmişti. Serginin bir ''BULUŞMA'' olduğunu, Çanakkale ya da il dışında yaşayan alaylı veya mektepli tüm seramik sanatçılarının, tüm zanaatkârların bu sergiye katılabileceğini duyurmuştu.  

Kentte yaşayan seramik sanatçılarının raku pişirim etkinliklerinde ve farklı sergi mekânlarında daha çok bir araya gelip kaynaşması, seramik sanatına birlik ve beraberlik içinde sahip çıkılması da hedeflenmişti özünde. Duygulanmamak elde değildi. Seramik sanatına hayran bir blog yazarı olarak Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde 30 Eylül'e kadar sürecek olan bu güzel sergideki göz kamaştırıcı eserleri iki tur dolaştım. Seramik Müzesinde ara sıra açılan seramik kurslarından birine katılma isteğim perçinlendi. Belki de gerçekleşir. 🏺😊

23/09/2024

Çam Ağacından Sürpriz

Dün Subay Orduevi'nin hemen önündeki asırlık çam ağaçlarının birinden düştü bu kozalak. Tam da ben yaklaşmakta iken tutunduğu daldan öylece fırladı yürümekte olduğum geniş kaldırımın kenar kısmına. Hemen yanı başına sıralanan tohumlarıyla oluşturduğu tablo bir sanat eseri misali önümdeydi ve fazlasıyla dikkat çekiciydi. Olgunlaşan tohumların bir kısmı henüz yere düşememişti. O anı ölümsüzleştirmeden olmazdı. Yere çömelip iki adet fotoğraf çektim ve biraz incelediğimde dökülenlerin çam fıstığı olduğunu anladım. 

Manolya ağacı çiçeklerinin bu aylarda içinde tohumlarını sakladığı birer kozalağa dönüştüğü geldi aklıma sonra. Dönüşümü fıstık çamının sistemine ne kadar benziyordu sahi. Doğa insanı her daim şaşırtıyordu. Bu tohumları manolyanınkiler gibi toprağa eksek minik birer çam fidesi çıkacağı kesindi. 
Neyse, bunları düşünüp yoluma devam ederken başka bir kozalak daha düştü mü diye arkamı dönüp bir bakayım dedim. Daha sekiz-on adım bile atmamıştım oysa. Bir de ne göreyim? Bıraktığım kozalak yanındaki tohumların tamamı dahilinde yok olmuştu. Yer yarılıp içine girecek hali yok ya. Olsa olsa yoldan geçenlerden biri fıstıkları kullanmak üzere çantasına almıştı. Belki de daha gizemli bir şeyler oldu, bilmiyorum:)

22/09/2024

Küfürlü Taraftar Marşları Sokakta!

Futbolla aram baba yadigârı Galatasaray'ı tutmaktan ibarettir. Takımda oynayanların isimlerini bile sayamam. Hayatımda bir kez olsun stadyuma gidip maç izlemedim. Ancak bilirim ki stadyumlardaki taraftarlar oyunculara ya da hakeme kızdıklarında analarına, bacılarına ya da eşlerine hep bir ağızdan korkunç küfürler savurmaktadır. 

Bu durum hem kanunen hem dinen suç sayılmasına rağmen her nedense senelerden beri devam etmektedir. 

Oysa Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair 6222 Sayılı Kanunun 18/1'inci maddesinde yer alan “Seyirden Yasaklanma” tedbiri ile ilgili müsabaka öncesinde, esnasında ya da sonrasında spor alanlarında ve bunların çevrelerinde şiddet ve düzensizliğin önlenmesi amaçlanmış. Yani ilgili kanun maddesinde 'Seyirden Yasaklanma' tedbirine dair hüküm var. Madem böyle bir yasa var ve işleyecek, devlet seyirden yasaklanması gereken o holiganları, o küfürbazları neden bulup da maç izleme özgürlüklerini süresiz olarak engellemez? 

Depresyona meyilli kişilerin beyin fonksiyonlarının çözüm bulmaya yöneldiğini, depresif hallere girdiklerinde mevcut depresyonun ağırlaştığını biliyorum. Bu durumdaki kişilerde şiddet ve öfke potansiyeli meydana geldiğini; saldırma, hakaret ve küfür olarak ortaya çıktığını da. 

Deşarj olmak için maç izlemeye giden kişi içten içe ailesine, zam yapan hükümete, pahalılığa, müdürüne bilinç altında kızgındır özünde. Karşı takıma küfür etmesinin kaynağı tam da yenmeye çalıştığı bu öfke. Özellikle son dönem yaşanan ekonomik krizin etkisiyle tribünlerdeki insanların küfürle deşarj yöntemi artık sokağa taşmış durumda. Bunun ne eğitimle ne de ekonomik düzeyle ilgisi var. Sağlıklı bir yaklaşım değil; ama kişiler depresyondan kurtulmadıkça bu tablonun değişmesi de pek mümkün değil. 

Beni son derece rahatsız eden bu konuyla ilgili düşüncelerim bunlardı. Ancak bugün öyle görüntülere rastladım ki aklım hayalim durdu! Feribotla geldikleri iskeleden çıkan GS'lı taraftarlara rastladım öğle vakti. Hep bir ağızdan slogan atıyorlardı. Aman Tanrım! Küfür stadlardan dışarı taşmıştı artık. Tezahürat cümlelerinin içinde küfür kıyamet gırla gidiyordu. Kulaklarıma inanamadım. 😱

21/09/2024

Troia Savaşı'nın Üç Aşamalı Efsanesi

Savaş öncesi Peleus ile Thetis'in düğün törenine kavga tanrıçası Eris dışında tüm tanrılar davet edilmiştir. Eris ortalığı karıştırmak için düğün masasına üzerinde ''En Güzeline'' yazılı altın bir elma fırlatır. 

Masadaki tanrıça Hera, Athena ve Afrodit finale kalır. Baş tanrı Zeus'a gidilir. Zeus tanrı Hermes'e tanrıçaları İda Dağı'na (Kazdağı) götürmesini, orada çoban Paris'in elmayı en güzel tanrıçaya vereceğini söyler. 

Aslında bir Troia prensi olan Paris, annesinin gördüğü kötü bir rüya üzerine dağa bırakılmış ve orada çobanlar tarafından büyütülmüştür. Üç güzel tanrıçayı karşısında gören Paris şaşkındır. Bu arada tanrıçalar ona bazı vaatlerde bulunurlar. Athena savaşlarda yenilmezlik gücünü, Hera Asya'nın hakimiyetini, Afrodit ise dünyanın en güzel kadınının aşkını önerir. Paris Afrodit'i seçer. Dünyanın en güzel kadını o zamanlar Yunanistan'da kral Menelaos'un karısı güzel Helena'dır. 

Bir ticaret gemisiyle Yunanistan'a giden Paris, Helena'yla karşılaşır ve âşık olarak onu Troia'ya getirir. Böylece 10 yıl sürecek bir savaşın da nedeni olur. Homeros'un ''İlyada''sında, son 50 gününü anlattığı savaş tam 10 yıl sürer. Destan savaştan çok Troialı Hektor ile Akalı Akhilleus'un mücadelesi gibidir. 
Önce Akhilleus krala öfkelenerek savaştan çekilir. Sonra Hektor Akhilleus'un silahlarını kuşanarak savaşan yeğeni Patroklos'u öldürür. Bunun üzerine öfkeye kapılan Akhilleus, Hektor'la karşı karşıya gelerek onu öldürür. Hektor'un cenaze töreniyle ''İlyada'' sona erer. 

Çanakkale Kent Müzesi'nin ikinci katında asılı olan büyük afişte anlatılan efsanedeki Troia atını ilk kez görüyordum.

16/09/2024

Denizde Uçan Adam Gördük!

Çay bahçesi kahvaltıları ünlüdür bu kentte. Özellikle hafta sonlarında. Yerli halkın tıpkı pikniğe gider gibi kahvaltılıkları hazırlayıp yola düşme, doğruca denize nazır çay bahçelerinden birine gitme geleneği vardır. 

Bir masa kapıyor, evde hazırlayacağın kahvaltı masasını orada hazırlıyorsun. Masa örtüsüne, tabaklarına kadar getiren oluyor. Peynir, zeytin, yumurta, reçel, domates, vb. aklınıza gelebilecek her şey. Herkes o kadar mutlu ki. Garsonlar çay dağıtmaya yetişemiyor. Adı üzerinde değil mi zaten. ''Çay bahçesi''. Sonra da boğazın esintilerine karşı mis gibi kahvaltını ediyorsun. 

Yaz bitiyor, hava hissedilir biçimde serinledi artık diye bugün biz de kahvaltıyı çay bahçesinde yapalım dedik. Ama ben evde yapılmış poğaça, börek kahvaltısı tercih ettim. Öbür türlüsüne alışamayacağım galiba. Zahmetli geldiğinden olsa gerek. Ortamı izlemek çok hoş yalnız. 

Ortam derken, bir an hayal görüyorum zannettim. Denizin üzerinde sörfçüyü andıran bir sporcu vardı. Ancak denizde öyle sörf yapacak kadar dalga yoktu ki. Yine de küçük dalgaların üzerinde hızla ilerliyor, pardon uçuyordu. Bu nasıl olabiliyordu? Görüntü olarak ayağının altında küçük boy bir ütü masası vardı da onun üzerine basıyor gibiydi. Epeyce kişi işi gücü bırakıp onu izlemeye başladık. İki kez düştü ve denizin içinde kayboldu. Hep birlikte panik yaptık. Sonra yeniden göründü. Her nasıl başarıyorsa denizin tam ortasında o minicik tabana yeniden çıkıp hızına devam ediyordu. Sağdan sola, soldan sağa doğru uçarak kocaman yarım daireler çizip duruyor, bizlerse hop oturup hop kalkıyorduk.